Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Sana İtikattan Soruyorlar ?

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş

Yüce Allah'ın Cemali Tecellisi ve Ahirette Görülmesi Meselesi

  • 06 Temmuz 2018
  • 11416 Görüntülenme
  • 427. Sayı / 2018 Temmuz



Allah’ın zatının güzelliği hakkında insanın yorum yapması ve mahiyetini kavraması mümkün değildir. Çünkü biz, Allah’ın zatını değil, fiillerini ve eserlerini düşünmekle emrolunduk. Ancak ahirette cennet sakinleri, Rablerini gördükleri ve cemalinin zevkini tattıkları zaman, içerisinde bulundukları her şeyi unuturlar. Bu durumun, kendileri için devam etmesini isterler. Allah’ın İlahi güzelliğini temaşa hakkına mazhar olan kimseler, güzel insanlardır. Dolayısıyla, O’nu görmeyi hak eden cennet sakinleri için bu güzelliği seyretmeye dalmak kadar sevimli hiçbir şey yoktur.

 

Ehl-i sünnet itikadına göre Kur’an’da ve hadislerde Yüce Allah’ın ahirette görüleceğine dair deliller vardır. Bu konuda ayetlerde geçen delillerden ilki, Hz. Musa (as)’ın dünyada Yüce Allah’ı görme isteğine verilen cevaptır.

 

Yüce Allah’ın cemâli nasıldır, biz mü’minler ahirette O’nu görebilecek miyiz, bu konuda bizleri aydınlatırsanız memnun oluruz?

Bu sorunun iki boyutu vardır. Bunlardan birincisi, Yüce Allah’ın cemâl sıfatıyla muttasıf olması meselesi, diğeri de ahirette görülüp görülmemesi (rü’yetullah) meselesidir. Her iki soruya da İslam itikadı açısından yaklaşacağız:

Allah-u Teâlâ’yı bilmenin birçok yolu vardır. Bu yollardan birisi de Kur’an-ı Kerim ve hadislerde geçen O’nun güzel isimlerini bilmektir. Kur’an-ı Kerim’de birçok ayette O’nun güzel isimlerinden bahsedilmiştir: “En güzel isimler (el-esmâü’l-hüsnâ) Allah’ındır. O’na o güzel isimleriyle dua edin ve O’nun isimleri hakkında gerçeği çarpıtanları bırakın” (A‘râf, 7/180); “Allah, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayandır. En güzel isimler O’nundur.” (Tâhâ, 20/8) Hz. Peygamber (sav)’den gelen bir rivayette de Allah-u Teâlâ’nın isimlerinin sayısı hakkında şöyle buyrulur: “Allah’ın doksan dokuz -yüzden bir eksik- ismi vardır. Bunları tek tek sayan kimse Cennet’e girer.” (Buhârî, “Tevhîd”, 12; “Daavât”, 68; “Şürût”, 18; Müslim, “Zikr”, 5; Tirmizî, “Daavât”, 82; İbn Mâce, “Dua”, 10; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 258, 267, 314, 427, 499, 503, 516) İşte bu güzel isimler arasında; “el-Cemâl ve el-Cemîl”, Yüce Allah’ın en güzel isimlerinden olup, “nûr” manasına gelir ve anlamı “güzelleştiren” demektir. Özellikle tasavvuf âlimlerine göre; rahmet, ilim, lütuf, cömertlik, rızıklandırma, yaratıcılık, fayda verme vb. gibi sıfatların hepsi, güzellik sıfatlarındandır. Bunlardan ayrı olarak Allah'ın hem Cemâl ve hem de Celâl yönüne işaret eden ortak sıfatları da vardır. Meselâ, rab ismi, terbiye ve yaratmaya nispetle Cemâl; rablığa ve kudrete nispetle Celâl ismidir.

Cenab-ı Hakk'ın güzelliği varlıklara tecelliyât bakımından, manevi ve maddi güzellik olarak ikiye ayrıldığını söyleyebiliriz. Bunlardan ilki el-esmâu'l-hüsnâ'nın manalarından ibaret ve Allah'tan başkasına kapalı olan manevi güzellik, ötekisi ise, "halk âlemi” olarak adlandırılan ve burada ortaya çıkan maddi güzelliktir. İşte Allah'ın güzel isimlerinden olan "el-Cemâl"in nesnelere yansıması maddi güzellik olarak yaratılmışlar düzleminde kendisini göstermektedir. Kur'an bunu, "Allah'ın boyası” (Bkz. Bakara, 2/138) terkibiyle de ifade eder. Aynı zamanda Allah'ın zat isminden sudur eden "el-Cemâl" ulûhiyet sıfatlarından bir sıfattır. "Allah güzeldir(cemîl), güzel (el-cemâl) olanı sever." (Bkz. Müslim, “İman” ,39; Ahmedb.Hanbel, Müsned, IV, 133) Peygamber buyruğunda geçen “Allah güzeldir” ibaresinde güzellik ve hayır ilişkisi birlikte yer alır. Lafzın anlamı, birçok hayrın Allah’tan çıkması (feyz) demektir. İşte bu özellikler kendisinde bulunan kimse sevilir. Yüce Allah kendisine uygun düşecek bir şekilde zat, sıfat ve fiilleri yönüyle güzellikle vasfedilmiştir. O halde “cemîl” Allah’ın güzellikten (el-cemâl) ismidir. O, çok güzellik demek olup, Allah için sabit olan mutlak güzelliktir. Öyle ki o, gerçek bir güzelliktir. Bu varlık âleminin güzelliği, renklerinin çokluğu ve sanatlarının farklılığıyla, Allah’ın güzelliğinin eserlerinden sadece bir bölümdür. O halde Yüce Allah bu cemil sıfatına, bütün güzellerden daha lâyıktır. Elbette bütün bir varlık dünyasına güzellik bahşeden, bu nitelikte mutlaka en üst dereceye (kemal) çıkma hususunda en üstündür. Bundan dolayı Cenab-ı Hak;zatı, isimleri, sıfatları ve fiilleri ile güzeldir.

Yüce Allah’ın Ahirette Görülmesi

Allah’ın zatının güzelliği hakkında insanın yorum yapması ve mahiyetini kavraması mümkün değildir. Çünkü biz, Allah’ın zatını değil, fiillerini ve eserlerini düşünmekle emrolunduk. Ancak ahirette cennet sakinleri, Rablerini gördükleri ve cemalinin zevkini tattıkları zaman, içerisinde bulundukları her şeyi unuturlar. Bu durumun, kendileri için devam etmesini isterler. Allah’ın İlahi güzelliğini temaşa hakkına mazhar olan kimseler, güzel insanlardır. Dolayısıyla, O’nu görmeyi hak eden cennet sakinleri için bu güzelliği seyretmeye dalmak kadar sevimli hiçbir şey yoktur. Kendi güzelliklerine, Yüce Allah’ın güzellik ve nurundan güzellik katarlar. Sürekli O’nu görme özlemi içerisinde olurlar. Sonunda o dolup-taşma gününde kalpler uçacak şekilde sevince boğulurlar. Onun için bir ömür boyu Allah dostları “Cemâlullah”ı elde etme yolunda büyük gayret sarf ederler. Bu samimi dindarlığın en açık belirtisidir. Yaptığı meşru faaliyetlerde Allah’ı razı etme niyeti taşıyan insanlar yine O’nun izniyle hem cenneti ve hem de İlahi Cemal’i hak ederler. Bundan dolayı, Rabbiyle karşılaşmayı dileyenler, sürekli salih amele devam ederler ve ibadetlerinde O’na hiçbir kimseyi ortak koşmazlar.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

427. Sayı Temmuz 2018