Sayı : 495   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Misafir Kalem

Asuman Düzgün

Çocuklarda Motivasyon

  • 07 Ekim 2020
  • 1009 Görüntülenme
  • 454. Sayı / 2020 Ekim
Yazıyı Dinle
0:00
0:00
Yazarın Diğer Yazıları
Asuman Düzgün
Tüm Yazı Arşivi



Çocuğumuzda okula ve öğrenmeye karşı bir isteksizlik görüyorsak ilk olarak elimize büyük bir mercek alıp onların nelere ihtiyaç duyduklarını gözlemleyelim. Çünkü istek duymanın temelinde ihtiyaç vardır. İnsanın yeme, barınma ve giyinme gibi bedensel ihtiyaçları olduğu gibi değer görme, takdir edilme, ait olma gibi duygusal ihtiyaçları da bulunmaktadır. İnsana birçok şeyi sunabiliriz, fakat istediğinin ne olduğunu bilmeden sunduğumuz şeylerin değeri olmayacaktır.

 

Biz ebeveynlerin çocuklarımıza karşı takındığımız tutum ve davranışlar veya onlara karşı kullandığımız kelimeler onların kendilerine yönelik algılarını şekillendirecektir. Olumsuz kelimelerle onları sürekli eleştirmek veya etiketlemek onların benlik algılarını olumsuz etkileyerek girişimciliklerini engelleyecektir.

 

 

İçinde yaşadığımız yüzyıla “bilgi çağı” deniyor. Bilgiye ulaşmanın çok hızlı ve bir o kadar da kolay olduğu bir zaman dilimi. Yeni dünya düzeninde toplumların gelişerek değişmesi ve dönüşmesinde ise bu bilgiyi kullanma biçimleriyle diğer toplumların önüne geçtiklerini görüyoruz. Haliyle ulaştığı bilgiyi ihtiyacına uygun kullanan insan yetiştirmenin de önemi ortaya çıkıyor. Bu neslin çocuğunu düşündüğümüzde ise, teknoloji ile tanışmaları, dünyaya gözlerini açmaları ile başlıyor. Tek bir tuşa basarak dünyanın en ücra köşesindeki bir yerle bağlantıya geçebileceklerini ve yine her türlü bilgiye kolayca ulaşabileceklerini görerek büyüyorlar. Burada başka önemli bir durum karşımıza çıkıyor. Çocuğumuzun var olan imkânları, ihtiyaçları doğrultusunda kullanabilmesi ve bilginin gücünü arkasına alarak aranan nitelikli insan konumuna gelebilmesi için ilk önce onda öğrenmeye karşı bir istek oluşması gerekir. Çünkü öğrenmenin lezzetini almış ve bu konuda öğrenmeye karşı sürekli iştiyak duyan çocuklar, kendilerini motive edecek güç ve enerjiyi her daim içlerinde buluyorlar. Ve ancak öğrenme isteği diri duran çocuklar okula ve okumaya karşı şevk ve heyecan duyabiliyor. Peki, biz anne-babalar, çocuklarımızda bu isteğin ilham olarak gelmesini beklemeden, onların okula ve öğrenmeye karşı motivasyonlarını artırma adına bir şeyler yapabilir miyiz?

İnsanı harekete geçiren bu isteğin psikolojideki karşılığına motivasyon deniyor. Kişiyi eylem haline geçiren istek bazen kişinin içinden gelir ve bu içten gelen isteğe iç motivasyon deniyor. Bazen de dışardan bir destekle kişinin istek duyması sağlanır ki buna da dış motivasyon deniyor. Bu dışardan destekle gelen istek, müdahale ortadan kalkınca genelde yok oluyor. Önemli olan ve aranan çocuğun içinden gelerek istek duymasıdır. Bilim dünyası bu motivasyon üzerinde çok kafa yormuş ve teoriler üretmişler. Çünkü bu motivasyon sadece öğrencilere gerekli olan bir şey değil, iş dünyası da bitmeyen motivasyonun peşinde. Kişinin motivasyon kaynağı, iş başvurularında işverenlerin sordukları sorular arasında önemli bir yer tutuyor.

Çocuğumuzda okula ve öğrenmeye karşı bir isteksizlik görüyorsak ilk olarak elimize büyük bir mercek alıp onların nelere ihtiyaç duyduklarını gözlemleyelim. Çünkü istek duymanın temelinde ihtiyaç vardır. İnsanın yeme, barınma ve giyinme gibi bedensel ihtiyaçları olduğu gibi değer görme, takdir edilme, ait olma gibi duygusal ihtiyaçları da bulunmaktadır. İnsana birçok şeyi sunabiliriz, fakat istediğinin ne olduğunu bilmeden sunduğumuz şeylerin değeri olmayacaktır. Bu duruma bir örnek verecek olursak; Okullar açıldığında anasınıfına ya da birinci sınıfa yeni başlayan bazı öğrencilerimizi gözlemleriz. Onlar daha önce hiç görmedikleri ve tanımadıkları bir ortama ilk kez gelmelerinden dolayı öncelikle güvenlik ihtiyaçlarının karşılanmasını isterler. Kendilerini güvende hissettikten sonra sınıfına ve öğretmenlerinin anlattıklarına dönebilirler.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

454. Sayı Ekim 2020