Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Misafir Kalem

Asuman Düzgün

Çocuklarda Mesuliyet Şuuru

  • 07 Kasım 2019
  • 1435 Görüntülenme
  • 443. Sayı / 2019 Kasım
Yazıyı Dinle
0:00
0:00
Yazarın Diğer Yazıları
Asuman Düzgün
Tüm Yazı Arşivi



Her anne babanın ideali, çocuklarını kendi ayakları üzerinde durabilen ve kendine güvenen bireyler olarak yetiştirmektir. Çocuğun sorumluluk bilinci biran içinde gerçekleşen bir durum değildir. Sorumluluk bilinci daha çocuğun küçüklüğünden itibaren atılan küçük adımlarla gerçekleştirilir.

 

Çocuklarımıza sorumluluk bilinci kazandırırken kişisel farklar söz konusu olsa da bu sürecin temel ve değişmez öğeleri vardır. Bunlardan bir tanesi de sorumlulukla ilgili çocukların bilgilendirilmesidir. Çocukların davranışında istenen değişimin gerçekleşebilmesi ve çocuğun bu değişimi ihtiyaç olarak görebilmesi için, ona nedenleri açıklanarak davranış hakkında yaşına ve gelişimine uygun bilgi verilmelidir.

 

İnsanın dünyadaki varoluş serüvenine baktığımızda, yüklendiği emanet ve mükellefiyetlerle diğer varlıklar içerisindeki saygın konumuna yükseldiğini görüyoruz. Yeryüzünün halifesi hükmünde bulunan ademoğlunun bu dereceye, kendisine bahşedilen akıl ve idrak sayesinde eriştiğini biliyoruz. Yaratılışındaki bu mükemmel donanım bize onun fıtratında bulunan sorumluluk duygusunun da varlığını gösteriyor. Bir insan, içine yerleştirilen bu değerin aktif olmasıyla ancak kendisini, çevresini ve hayatı imar edebilir. Bu noktada bir ülkenin geleceği, sorumluluk bilinci kazanmış erdemli çocuklar tarafından şekillendirilecektir diyebiliriz. Peki biz ebeveynler ileride sorumsuz davranışların bedelini ağır ödememe adına çocuklarımıza bu bilinci daha erken yaşlardan itibaren nasıl kazandırabiliriz? Ya da kendi ayakları üzerinde durabilen, ülkesinin ve dünyanın geleceğinden kendini mesul hisseden çocuklar yetiştirebilmek için bizler neler yapmalıyız?

Öncelikle sorumluluk duygusu yazılı kaynaklarda nasıl tanımlanıyor ona bir bakalım: Sorumluluk; “bireyin uyum sağlaması, üzerine düşen görevleri yerine getirmesi ve kendine ait bir olayın başkaları üzerindeki etkilerinin sonuçlarını üstlenmesi, başkalarının haklarına saygı göstermesi ve kendi davranışlarının sonuçlarına sahip çıkabilmesi” olarak tanımlanmaktadır. Sorumluluğun tanımında da gördüğümüz gibi bu becerilere sahip çocuklar başkalarının haklarını çiğnemeden kendi üzerlerine düşen görevleri yapabilen kişiler olarak karşımıza çıkıyor.

Her anne babanın ideali, çocuklarını kendi ayakları üzerinde durabilen ve kendine güvenen bireyler olarak yetiştirmektir. Çocuğun sorumluluk bilinci biran içinde gerçekleşen bir durum değildir. Sorumluluk bilinci daha çocuğun küçüklüğünden itibaren atılan küçük adımlarla gerçekleştirilir. Çocuklar bir sabah yataklarından kalktıklarında bir anda sorumluluk sahibi bireyler olmazlar. Hayat ile ilgili öğrenilen tüm diğer beceriler gibi pratik yapmaları gerekir. Peki, çocuklarımıza sorumluluk bilincini hangi yaştan itibaren ve nasıl vermeliyiz?

“Sorumluluk erken çocukluk dönemlerinden başlayarak çocuğun yaşına cinsiyetine ve gelişim düzeyine uygun görevler vermekle başlar. İkibuçuk yaşından başlayarak döke saça da olsa çocuğun çorbasını kendi başına içmesine fırsat vermek, oyuncaklarını toplamasını beklemek, kendi odasında kendi yatağında yatmasına ortam hazırlamak, yaşına ve cinsiyetine göre sofra hazırlığı veya araba temizliği gibi konularda onun yardımını beklemek sorumluluk konusunda çocuğa cesaretlendirici ve destekleyici bir ortam sağlar.” (Yavuzer, Haluk, Çocuk Eğitimi El Kitabı, Mart 2016_syf-107)

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

443. Sayı Kasım 2019