Sayı : 497   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Sana İtikattan Soruyorlar ?

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş

Gayr-i Müslimlerin Ölülerine Şehit Denir mi?

  • 05 Temmuz 2022
  • 466 Görüntülenme
  • 475. Sayı / 2022 Temmuz



Rachel ve Ebû Âkile gibi, işgalcilere karşı Müslümanların saflarında savaşırken ölen kahramanları, onların yakınlarını gücendirmemek ve onların aziz hatıralarına vefasızlık yapmamak gerekir. Müslümanlar olarak, bu adalet ve iyilik kahramanlarının ailelerine başsağlığı dilenmeli varsa yakınlarıyla ilgilenilmeli ve iyilikleri hiçbir zaman unutulmamalıdır. Biz burada o kişilerin cennetlik mi yoksa cehennemlik mi olduklarını tartışmıyoruz. Bu dünya hayatında yaptıkları erdemli davranışları değerlendiriyoruz.

 

“Müslümanların davasına sahip çıkan ve bu uğurda öldürülen aktivist Rachel Corrie ve gazeteci Şîrîn Ebû Âkile gibi gayr-i Müslimlere şehit dinilir mi, şehit kavramı onlar ve benzerleri hakkında kullanılır mı?”

 

Dünyada dinine, diline, milliyetine ve ırkına bakmadan sırf insan haklarını öncelemek suretiyle mücadele veren çok sayıda vicdanlı insan yaşamaktadır. Bunlar “hakkı” savunma ekseninde zulme uğrayan birey ve toplumların yanında zalimlerin karşısında direniş göstermektedirler. Bunlardan birisi insan hakları aktivisti Amerika vatandaşı Rachel Corrie’dir. 16 Mart 2003’te Rachel, Gazze şeridinin Refah kentinde Filistinlilerin evlerinin yıkılmasını engellemek için kendisini İsrail askerlerinin buldozerlerinin altına atmış ve ezilerek katledilmişti. Bir başka kahraman da Filistin davasını dünyaya duyuran el-Cezire televizyonu Kudüs muhabiri seçkin gazeteci Şîrîn Ebû Âkile’dir. O da yıllardan beri işgalci İsrail askerlerinin zulümlerini dünyaya duyuruyordu. Nitekim geçtiğimiz günlerde (11 Mayıs 2022) haksız yere işgalci İsrail askerleri tarafından vurularak öldürüldü.

Bu iki örnek şahsiyet üzerinden, İslam dünyasında insan haklarını savunurken ölen gayr-i Müslimlere şehit denilip denilmeyeceği, sahada olanla olmayan Müslümanlar arasında sert ve müsamahalı tartışmalar yapılmaktadır. nun sebebi, şehit ve şehitlik kavramlarının Arap dilinde, Kur'an'da ve sahih sünnette ciddi bir şekilde araştırılmamış olmasıdır. Çünkü bu kavramların tek bir anlamı yok, aksine birçok anlamı vardır. Günümüzde işgal edilmiş Filistin’de ya da başka bir Müslüman toprağında işgalcilere karşı Müslümanlarla birlikte hak mücadelesi veren gayr-i Müslimlerin varlığı bir gerçektir. Kur’an’ın ifadesiyle iyilik ve adalet uğruna birlikte mücadele veren Müslüman ve gayr-i Müslimlerin yaptıkları iyilikler ölümleriyle kesintiye uğramaz. Elbette Müslümanlar için âkıbet, cennet, gayr-i Müslimler için cehennem olacaktır. Bilindiği gibi Rasül-i Ekrem (sav), İslam’ı kabul etmediği halde İslam’ın ve Müslümanların hâmisi olan amcası Ebû Talip hakkında: “Cehennemliklerin azap itibari ile en ehveni amcam Ebû Talib’dir” (Müslim, “İman”, 363) buyurmuşlardır. İşte bunun gibi her çağda zalimlere karşı hakkı savunan ve fazilet mücadelesi veren gayr-i Müslimlerin durumu da –Yüce Allah bilir ama- Ebu Talip’ten farklı olmayacaktır. Onların yaptığı eylemlerin adı da iyiliktir. Kur’an-ı Kerim’de Yüce “Allah iyiliğin karşılığı iyiliktir” (Rahman, 55/60) buyurur. Dolayısıyla iyilik, hiçbir zaman unutulmaz ve ölümle de kesintiye uğramaz. Rachel ve Ebû Âkile gibi, işgalcilere karşı Müslümanların saflarında savaşırken ölen kahramanları, onların yakınlarını gücendirmemek ve onların aziz hatıralarına vefasızlık yapmamak gerekir. Müslümanlar olarak, bu adalet ve iyilik kahramanlarının ailelerine başsağlığı dilenmeli varsa yakınlarıyla ilgilenilmeli ve iyilikleri hiçbir zaman unutulmamalıdır. Biz burada o kişilerin cennetlik mi yoksa cehennemlik mi olduklarını tartışmıyoruz. dünya hayatında yaptıkları erdemli davranışları değerlendiriyoruz.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

475. Sayı Temmuz 2022