Sayı : 497   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Misafir Kalem

Mehmet Toker

İslam Müslümanları Nasıl Yetiştirdi

  • 10 Ekim 2022
  • 1035 Görüntülenme
  • 478. Sayı / 2022 Ekim



İlim ve sohbet halkaları eğitimdeki yüz yüzelik ilkesinin en has ve hususi halidir. Hitabın kulağa değil göze yapılması gerektiğinin ve eğitimdeki kişilerin farklı kabiliyet ve öğrenme potansiyellerini gözetmenin en güzel uygulama biçimidir. Eğitimde samimiyetin, sıcaklığın aynı zamanda münazara, müzakere fikir teatisi gibi tamamlayıcı unsurların sıcağı sıcağına yaşanmış olduğu yerlerdir. Sohbet ve ilim halkaları bir eğitim usulü ve üslûbudur.

 

 

"Oku, yaratan Rabb'inin adıyla! O insanı alakadan yarattı. Oku! Senin Rabb'in en cömert olandır. O kalemle yazmayı öğretendir. İnsana bilmediğini öğretendir." (Alak, 96/1-5)

Allahın insanlığa son mesajı olan Kur'an-ı Kerim, insanlık âlemi ile buluşan ilk cümlelerinde böyle hitap ediyordu. Kur'an- ı Kerim'in inşaa ettiği İslam'ın, yirmi üç yıllık tebliğ süreci ve Hz. Peygamberin vefatından günümüze kadar ulaşan irşat ve davet süreci, bilgiyi temel alan, bilgi temeli üzerine inşa edilmiş olan bir süreç ve tarihi hakikattir.

Allah (cc), insanlığa son mesajı ve sonsuz mesajı olan, Kur'an-ı Kerim'de ümmi olan Rasülün bütün bir insanlık için bir muallim olduğunu ilan etmektedir. Cuma Suresinde mealen: " O, ümmîlere, içlerinden, kendilerine ayetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Hâlbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler." (Cuma, 62/2) ve Bakara Suresinde "Nitekim kendi aranızdan, size ayetlerimizi okuyan, sizi her kötülükten arındıran, size kitap ve hikmeti öğreten, ayrıca bilmediklerinizi de öğreten bir peygamber gönderdik." (Bakara, 2/151) buyurmak suretiyle Hz. Peygamberin öğreticilik vasfına sağlam bir vurgu yapmıştır. Ümmi olduğu hususunda müfessirler arasında görüş ayrılığı olmayan Hz. Peygamber, Allah'ın kendisini Kur'an'la eğitmesi sayesinde, "insanlığa muallim öğretici olarak gönderilmiştir". (Bkz. Darimi, Sünen, İbn Mace Sünen)

İnsanlığa öğretmen olarak gönderilen Hz. Peygamber, "Oku!" emri ile başlayan bu dini, ilk önce İslam Tarihinde, Darül İslam(Darül Erkam) olarak sıfatlandırılan, ilk Müslümanlardan Erkam bin Ebu'l Erkam el Mahzumiye ait ve Mescid-i Haram sınırları içerisinde bulunan Safa Tepesinin hemen yanındaki bu evi, Mekke'de kalmış olduğu süre içerisinde bir medrese, bir ilim yuvası ve ihtida merkezi olarak kullanmıştır. Allah Rasülünün bu evdeki faaliyetleri neticesinde insanlar, Kur'an'ın inşa etmiş olduğu tevhid inancı ile tanışmış ve mümin/Müslüman olmuşlardır. Hidayete erenler hakiki imanı, Allah Rasülünün bu evdeki tebliği ve sohbetleri neticesinde elde etmişlerdir. Şirk ve cahiliye karanlığıyla kararmış olan gönüller; Allah Rasülünün yeni gelen Kur'an ayetlerini öğretmesi ile bu evde aydınlanmıştır. Burada, Darül Erkam'da oluşturulan yüz yüze, birebir eğitim ve insan yetiştirme faaliyetleri; her türlü cahiliye âdetini tefecilik, gasp, hırsızlık, yol kesicilik, yağmacılık, adam öldürme, kadınların mal gibi alınıp satılması ve benzeri fiilleri işleyen insanlardan, dünyaya adalet timsali olmuş hak ve hakikat denilince ilk akla gelen, karıncayı incitmekten imtina eden ve ümmet içerisinde yıldızlar mesabesine yükselen örnek ve çekirdek bir nesil, Asr-ı Saadet nesli, sahabe nesli yetiştirmiştir.

Sahabi sözlükte bir kişiyle birlikte bulunan, o kimseyle dost ve arkadaş olan, sohbet eden manasında bir terimdir. Allah Rasülünün Mekke'deki bu sohbet halkasından yetiştirdiği sahabiler, İslam'ı kavli olarak değil, fiili olarak tebliğ etmişler ve kendi hayatlarında temsil etmişlerdir. Temsil misyonu ve hâl dili içerisinde yaşamış oldukları topluluklarda farkındalık oluşturmuş ve insanların fevc fevc İslam ile tanışmasına ve hidayetlerine vesile olmuştur.

Allah Rasülü Medine'ye hicretten sonra, Medine'de inşa etmiş olduğu mescidinin doğu duvarına kendisi ve eşleri için eklemlenen hücreler inşa ederken ilk önce mescidin güney duvarına, kıblenin değişmesinin akabinde ise kuzey duvarına, sundurma(gölgelik) şeklinde inşa ettirmiş olduğu, suffe de ders halkalarına, ilim halkalarına devam etmiş ve suffa bir anlamda Darül Erkam'ın rolünü üstlenerek bir üst basamağa taşımıştır.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

478. Sayı Ekim 2022