Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

İslam Aleminden

Ahmet Varol

İnsanlığın Yaşadığı Değerler Depremi

  • 28 Şubat 2023
  • 187 Görüntülenme
  • 483. Sayı / 2023 Mart



Müslümanların mukaddes değerlerine ve hürmet ettiği kişilere yönelik çirkin saldırılarıyla öne çıkan Charlie Hebdo isimli Fransız dergisi, Türkiye’deki depremin sebep olduğu yıkımı çizerek, “Tank göndermeye gerek kalmadı!” ifadesiyle bundan duyduğu memnuniyeti, aldığı hazzı dışa yansıtmaktan bile çekinmedi. Başkalarının acı ve ızdıraplarından zevk almaya ve haz duymaya psikolojide sadizm denmektedir ki bu normalde bir hastalıktır.

 

 

Middle East Eye isimli haber sitesinin yazarlarından İngiliz asıllı David Hearst, Türkiye ve Suriye’de yaşanan deprem karşısında Avrupa’nın ve genel olarak Batı’nın takındığı tavır hakkında yaptığı yorumda, bu olayın Avrupa’nın ve genelde Batı’nın gerçek yüzünü ortaya çıkardığına, Batı’nın savaş ve yıkım için harcadığının yanında depremden zarar görenlere yaptığı yardımların sembolik bile sayılamayacağına dikkat çekti.

 

 

 

İnsanlık tarih boyunca muhtelif felaketlere ve afetlere maruz kalmıştır. Türkiye’de de 6 Şubat 2023 Pazartesi günü arka arkaya gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremler gerek Türkiye’de ve gerekse Suriye’nin kuzey kesiminde büyük bir yıkıma, on binlerce insanın hayatını kaybetmesine, yüz binden fazla insanın yaralanmasına ve büyük bir maddi hasara neden oldu. Yüce Allah’tan vefat edenlere rahmet, tedavi görenlere acil şifalar, zarar görenlerin tümünün yaralarının en kısa zamanda sarılması için de bizlere güç ve kuvvet nasip etmesini diliyoruz.

Bu tür felaketlerden sonra toplumda değişik mevzular da gündeme getirilmekte ve zihinleri meşgul etmektedir. Bunların bazılarının gündeme getirilmesi tabii olmakla birlikte bazılarının arkasında duran yönlendiricilerin kasıtlı birtakım stratejiler doğrultusunda başkalarının acılarını kendileri için fırsata dönüştürme gayesinin önemli rol oynadığı gerçeği göz ardı edilemez. İşte bu tür art niyetler de ne yazık ki bugün tüm insanlığın karşı karşıya olduğu bir değerler depremine işaret etmektedir.

En başta, böyle bir felaket karşısında zorlukları aşmak için güçleri birleştirmenin büyük bir önem kazanmasına rağmen bazılarının yaşananları kendilerinin siyasi geleceklerine malzeme yapabilmek ve bir tür ranta dönüştürebilmek için, sahadaki çalışmaları aksatacak tarzda medya savaşı ve karalama kampanyası yürütmeleri dediğimiz şekilde değerler depreminin açık göstergesidir.

Gözden uzak tutulmaması gereken ve bütün insanlığı sarsan değerler depreminin zirve yaptığı hadiselerden biri başkalarının acılarını ve ızdıraplarını, eğlence ve alay konusu yapabilecek kadar aşırı giden zihniyetin sergilediği tavırdı. Müslümanların mukaddes değerlerine ve hürmet ettiği kişilere yönelik çirkin saldırılarıyla öne çıkan Charlie Hebdo isimli Fransız dergisi, Türkiye’deki depremin sebep olduğu yıkımı çizerek, “Tank göndermeye gerek kalmadı!” ifadesiyle bundan duyduğu memnuniyeti, aldığı hazzı dışa yansıtmaktan bile çekinmedi. Başkalarının acı ve ızdıraplarından zevk almaya ve haz duymaya psikolojide sadizm denmektedir ki bu normalde bir hastalıktır. Ama vicdani ve insani değerleri iyice kaybetmek sebebiyle, karşıt tutumu böylesine korkunç kin ve nefret duygularına dönüştürmek psikolojik hastalıktan değil insani değerlerden iyice soyutlanıp canavarlaşmaktan kaynaklanıyor da olabilir. Böyle bir canavarlaşma psikolojik sorun temelli ve tedavi edilebilir hastalıktan çok daha tehlikelidir. Çünkü bu tür canavarlaşmanın psikoloji biliminin keşfetmiş olduğu yöntemlerle tedavisi de mümkün olmamaktadır.

Bundan önceki yazımızda bir İngiliz prensin anılarında, Afganistan’da askerlik görevi yaptığı sırada onlarca Afganı öldürmekten zevk almasını dile getirmesinden yola çıkarak Batı emperyalizminin Orta Çağ’dan günümüze değişmeyen zihniyetinin insana bakış tarzı hakkında değerlendirmede bulunmaya çalışmıştık. İşte Charlie Hebdo isimli sözde mizah dergisinin Türkiye ve Suriye’yi sarsan depremlerden duyduğu hazzı karikatürlerine yansıtması da bunun bir başka göstergesidir. Bu anlayışın temelinde de bugün insanlığı ciddi şekilde uğraştıran değerler depreminin önemli bir rolü var.

Doğal afetler, gerçekten büyük yıkımlara, can kaybına ve maddi hasara sebep olabilmektedir. Ancak eğer insani değerlere sahip çıkılır ve insana değer veren bir anlayışla dayanışma sağlanırsa yaraların sarılması çok fazla uzun sürmeyebilir. Ama değerler depreminin yol açtığı yaraları sarmak bazen çok uzun sürebilmekte bazen de bu yaralar iyice müzmin dolayısıyla kapanması neredeyse imkânsız hale gelebilmektedir.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

483. Sayı Mart 2023