Çocukların belli bir yaştan itibaren tuvalete kendilerinin gitmesi, banyoda özellikle mahrem yerlerini kendilerinin yıkaması, hem onlarda sorumluluk alma, bağımsız olma vb. becerileri geliştirecek hem de kendilerine ait özel alanların korunması, gizlenmesi bilincinin gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Anne-babaların izleyecekleri filmleri, dizileri dikkatli seçmeleri, buradaki olaylar, kişiler, onların davranışları üzerine tartışma konuları açarak, çocuklarının bunlar hakkındaki duygu, düşüncelerini öğrenmeleri, bunları sorgulayan/sorgulatan bir yaklaşım sergilemeleri, çocuklarının seçimlerini daha bilinçli yapmalarına katkı sağlayacaktır.
“Çocuklarınız işaret ettiğiniz yere değil, ayak izlerinize bakar”
Evinizde sizi sürekli izleyen kameralar olduğunun farkında mısınız? Mesela elinizdeki televizyon kumandası çalışmayınca onu sallayıp, elinize, dizinize vurmuşsanız, daha iki-üç yaşlarındaki çocuğunuzun da benzer şeyleri yaptığını görürsünüz. Burada çocuklarımız şöyle bir mantık yürütür: “Babam yaptıysa doğru bir davranıştır. Öyleyse ben de böyle yapabilirim/yapmalıyım.” Aslında burada küçük bir eğitim ilkesi saklı: “Çocuk çevresinde neyi görürse onu yapar/yaşar.” Hele bunları onun en sevdikleri, annesi, babası, kardeşleri, hayal kahramanları yapıyor ise… Burada anlatılan genel durum çocukların tüm öğrenmeleri için geçerlidir. Dolayısıyla onların mahremiyet eğitimleri için de durum bundan farklı değildir.
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız