Öncelikle şunu ifade edelim ki Halep'in özgürlüğü için mücadele eden direniş güçleri kesinlikle zalimlere teslim olmadılar. Güçlerinin son noktasına kadar direndiler. Dolayısıyla Halep kendisi teslim olmuş değil zulüm güçleri tarafından esir alınmış bir şehirdir. Özgürlük davasından da vazgeçecek değildir.
Halep'i kuşatma altına alan ihanetçiler içeriye ilaç ve zorunlu ihtiyaç maddeleri bile sokulmasını engelliyorlardı. Böylesine korkunç bir ablukayla her yönden kuşatmaya alınan insanların sayısı ise dört yüz bini buluyordu ve bunların da dörtte birini henüz ergenlik çağına ermemiş çocuklar oluşturuyordu.
Halep ne yazık ki insaftan ve insanî değerlerden tamamen yoksun çok vahşi canavarlara esir düşmüştür. Sivillerin tahliyesi esnasında sergiledikleri tavır da onların canavarca duygularını gözler önüne seriyor. Dolayısıyla bu durum Halep halkının yanında duran bütün herkesi endişelendiriyor. Ama katillerle aynı safta duranlar bayram ediyorlar.
Suriye direnişine destek ve zulümden kaçanlara sahip çıkılması için çeşitli sosyal etkinlikler ve yardım faaliyetleri yürütülüyor. Bu faaliyetlere yardımcı olunması, sosyal etkinliklere destek verilmesi gerekir. Unutmayalım ki Suriye'yi tehdit eden ihanet gücü gerçekte bütün İslâm âlemini tehdit etmektedir.
Suriye'nin Ticari Başkenti Halep
Halep çok uzun bir geçmişin, geniş bir tarihin izlerini özünde barındıran ismi pek çok edebi esere konu olan köklü bir şehirdir. Suriye'nin de Şam'dan sonra gelen ikinci büyük şehridir. Aynı zamanda Suriye'nin ticari başkenti sayılır.
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız