Müslüman bir toplumda yaşıyoruz ama çocuklarımızı korumakta zorlanıyor, çocuklarımızı kaybediyoruz! Sadece gençlik dizilerine bakmanız bu gerçeği görmeniz için yeterli: Neredeyse bütün televizyonlarda gençlik dizileri var ve bu dizilerin hepsi de aynı tema etrafında dönüp duruyor: Kız peşinde koşturan oğlanlar, oğlan peşinde koşturan kızlar! Bu nedir? Bir toplumun intiharıdır: Genç kuşağın çıkmaz sokağın eşiğine yuvarlanması!
İlâhî Şiarlarla yoğrulan, Nebevî Şuurla donanan, Hakikat Ağacı'nı Beşerî Şiire durdurmak için Yola koyulan bir gençlik... Rahmet Elçisi'nin yolunu yolu bilecek, başka bütün yolları elinin tersiyle iterek hiç bir kınayıcının kınamasına aldırmadan hakikatin izini sürecek bir gençlik...
Genç nüfusu hızla artan bir ülke Türkiye. Ve genç nüfusunu su gibi harcayan bir ülke aynı zamanda!
Ne yazık ki, böyle!
Türkiye, genç kuşağını kaybediyor hızla: Sömürgeci ve zihni körleştirici eğitim sistemi; yoz ve yozlaştırıcı kültür hayatı; kültürel dinamiklerimizi dinamitleyen, yerle bir eden sığ, sığlaştırıcı, her şeyi çözücü medya rejimi çocuklarımızı ruhsuzlaştırıyor, elimizden alıyor...
Müslüman bir toplumda yaşıyoruz ama çocuklarımızı korumakta zorlanıyor, çocuklarımızı kaybediyoruz!
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız