Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Esma-ül Hüsna

Adem Karataş

El Mügıit

  • 05 Kasım 2020
  • 981 Görüntülenme
  • 455. Sayı / 2020 Kasım
Yazarın Diğer Yazıları
Adem Karataş
Tüm Yazı Arşivi



El-Mügıît; Eşsiz besleyici. Mahlûkatın yaşaması için her imkânı yaratıp, lütfeden. Her yarattığının gıdasını da yaratandır. Allah bütün canlıların rızık ve azıklarını, varlıklarını devam ettirecek şekilde veren, daha sonra da kendileri için belirlediği süre bitince bu azıkları kesip varlıklarına son verendir.

 

 

Her Müslüman, Allah’tan başka kulların ihtiyaçlarını karşılayan, işlerini düzenleyip yürüten, onlara azık ve rızık veren olmadığını ve en üstün rızkın akıl nimeti olduğunu bilmelidir. Allah bu nimeti kime vermişse onu yükseltmiş, kimi de bu nimetten mahrum bırakmışsa onu da alçaltmıştır.

 

 

EL-MÜGIÎT: “Sözlükte; korumak, birine hayatiyetini sürdürecek kadar gıda vermek, geçindirmek, gücü yetmek manalarındaki “k-v-t/kıyâte” kökünün if’âl kalıbından türeyen “mügıît” ismi, bedenlerin ve ruhların gıdasını veren ve gücü yetip koruyan demektir. (TDV İslâm Ansiklopedisi, c.31, s.138)

El-Mügıît; “Her şeye gücü yeten, yaratıklarına rızık veren, kullarının amellerine şâhit olan, onları koruyan ve mükâfatlarını veren anlamlarına gelir.” (Esma-i Hüsna, Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ, s.270)

El-Mügıît; “Varlıkların hayatlarını koruyandır. Zayıf olanlarını, güçlü olanlara karşı korumaya muktedir olandır. Bu bir dengeye, düzene, insicama, adalete, itidale dayanır.” (Esmâ-i Hüsna Şerhi, Prof. A. Hüseyin AKİL, s.435)

El-Mügıît; “Güçlü ve kuvvetli olandır. Buna göre Mugıît ism-i şerifi Allah’ın zâtî bir sıfatıdır. Mugıît azık veren (kendisiyle bedenin ayakta kaldığı şey)” (Esmâ-i Hüsna Şerhi, Prof. A. Hüseyin AKİL, s.439) anlamında olduğunda ise, tıpkı Vehhâb ve Razzâq isimleri gibi Allah’ın fiîli sıfatları arasında yer alır.” (El-Esnâ fî Şerhi Esmâillâhi’l-Hüsnâ, İmam Kurtubî, c.1, s.273 - Esma-ül Hüsna, Heyet, s.327)

“(Allah) arz üzerinde sarsılmaz dağlar oturttu, orayı bereketli hâle getirdi; gerekli besinlerini orada -bunlara ihtiyacı olan varlıklar için eşit derecede olmak üzere- uygun ölçülerle yarattı. (Bütün bunlar) dört devirde oldu.” (Fussılet, 41/10)

“Esasen “el-Kut” kelimesi, lügat itibariyle “el-Mugıît” kelimesinden türemedir. Eğer Allah, el-Mugıît olmamış olsaydı, o takdirde bir azık için bir yaratıcı da olamazdı. El-Mugıîtu ismi, azığın kendisinden geldiği kaynaktır. Bu açıdan mutlak manada olan el-Mugıît, her azığın kaynağı, tüm azıkların kendisinden kaynaklandığı zat demektir.” (Esmâ-i Hüsna Şerhi, Prof. A. Hüseyin AKİL, s.435)

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

455. Sayı Kasım 2020