El-Fettâh; bütün engelleri kaldıran/zorlukları çözüp kolaylaştıran, gizli olanı açık hale getiren, hayır ve rızık kapılarını açan, hidayetin önündeki engelleri kaldırarak insanlara yol gösteren, her hususta kullarına yardım edendir.

Fettâh ismiyle Rabbimizden, maddî ve manevî bütün rahmet kapılarını üzerimize açmasını istemeliyiz. Bizleri imanla donatmasını, ilimle aydınlatmasını, hilmle süslemesini, takva ile azıklandırmasını, helâlle rızıklandırmasını, dünyada ve ahirette afiyet vermesini, bize Cennet’in kapılarını açmasını ve bizi: “Selâm olsun size! Tertemiz geldiniz. Ebedî olarak girin Cennet’e!” (Zümer Sûresi, 39/73) sözleriyle karşılamasını dilemeliyiz.

EL-FETTÂH: Kapalı ve güç bir şeyi açmak, genişletmek, öğretmek, yol göstermek, fethetmek, zapt etmek, insanlar arasındaki anlaşmazlıkları hükme bağlamak ve yardım etmek anlamlarındaki “f-t-h” kökünden türeyen “fatih”; açan, zafer kazanan, yol gösteren, yardım eden ve hâkim; “fettâh” ise “fatih” kelimesinin mübalağalı şekli olup, (Esmaü’l-Hüsna, Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ, s.247) devamlılık ifade eder. Yani Allah, kıyamete dek bol bol açmaya ve hüküm vermeye devam edecektir.

El-Fettâh; kalp ve basireti örten perdeleri kaldıran, önyargı ve peşin fikirleri gideren, bilinmeyenlerin üzerindeki perdeyi kaldırarak gerçekleri ortaya çıkarandır.

El-Fettâh; “kıyamet gününde hükmü ile insanları ayıran, Cennet’in ve Cehennem’in kapılarını açandır.” (Esmâ-i Hüsnâ, Ramazan SÖNMEZ, s.207)

El-Fettâh; bütün engelleri kaldıran/zorlukları çözüp kolaylaştıran, gizli olanı açık hale getiren, hayır ve rızık kapılarını açan, hidayetin önündeki engelleri kaldırarak insanlara yol gösteren, her hususta kullarına yardım edendir.

El-Halimi (ra)e göre Fettâh: “Hüküm verendir. Allah, verdiği hükümlerle kulları arasında kilitlenen sorunları ve hak ile batılın arasını açan, haklıyı yüceltip haksızı alçaltandır. Bu, dünyada olabileceği gibi ahirette de olabilir.” (Esmaü’l-Hüsna, Heyet, s.268)

El-Hattabi (ra)e göre ise Fettâh: “Gerçek anlamda açan demektir. Allah kullarına merhamet ve rızık kapılarını açan, kilitlenen işlerini açan, hakkı görmeleri için kalplerini ve gözlerini açandır. Aynı zamanda fatih, yardım eden anlamına da gelir. Şu ayet-i kerime bu anlamdadır:

إِنْ تَسْتَفْتِحُوا فَقَدْ جَاءَكُمُ الْفَتْحُ

Meâli: “Eğer fethi istiyorsanız, işte size fetih geldi.” (Enfal, 8/19) Müfessirler bu ayet-i kerimede geçen “fetih” sözcüğünü “yardım ve zafer” olarak açıklarlar. (Şe’nu’d-Dua, Ebû Süleyman Ahmed b. Muhammed Hattabî, s.56 - Esmâu’l-Husna, Abdulaziz b. Nâsır el-Culeyyil, s.510 / Esmaü’l-Hüsna, Heyet, s.268)