Allah, yarattığı her varlığa muayyen bir ömür takdir etmiştir. Varlıklar için ölüm mukadder ve muhakkaktır. Hayatı yaratan Allah olduğu gibi, ölümü de yaratan O’dur. “Her canlı ölümü tadacaktır.” (Enbiyâ, 21/35)
Ölümü hatırlama ve onu gündemde tutma konusunda gayretli olmalıyız. Ölümü hatırlamamız bizi miskinliğe değil, daha güzel ameller işleme gayretine sevk etmelidir. Ebû Hüreyre (ra)’den rivayetle; Rasûlullâh (sav) şöyle buyurdu: “Lezzet ve zevkleri yok eden ölümü çokça hatırlayınız.” (Tirmizî, “Zühd”, 4 / Nesâî, “Cenâiz”, 3 / İbn Mâce, “Kitâbü’z-Zühd”, 31-4258)
اَلْمُمِيتُ
EL-MÜMÎT: “Ölmek anlamındaki “m-v-t” kökünden türeyen “el-Mümît” varlıkların hayatına son veren, öldüren demektir.” (El-Müfredât, Ragıb el-İsfehânî, s.197-198 - Allah’ın Güzel İsimleri Esmâü’l-Hüsnâ, Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ, s.281 / Esma-i Hüsna, Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ, s.202)
El-Mümît; Ölümü yaratan.
El-Mümît; Eceli gelen canlıların canını alan/öldüren.“İbrahim: Benim Rabbim dirilten ve öldürendir, dedi.” (Bakara, 2/258)
El-Mümît; Kâinattaki cansız varlıkları da öldüren/yok edecek olandır. “Allah’ın rahmetinin eserlerine bak! Yeryüzünü ölümünden sonra nasıl diriltiyor! Şüphe yok ki O, ölüleri de elbette diriltecek olandır. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir.” (Rûm, 30/50)
Allah, yarattığı her varlığa muayyen bir ömür takdir etmiştir. Varlıklar için ölüm mukadder ve muhakkaktır. Hayatı yaratan Allah olduğu gibi, ölümü de yaratan O’dur. “Her canlı ölümü tadacaktır.” (Enbiyâ, 21/35)
Ayrıca Kur’an’da “imâte/öldürme” fiili, mecazi anlamda küfür ve irtidât anlamlarında da kullanılır:
تُولِجُ الَّيْلَ فِي النَّهَارِ وَتُولِجُ النَّهَارَ فِي الَّيْلِۘ وَتُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَتُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّۘ وَتَرْزُقُ مَنْ تَشَٓاءُ بِغَيْرِ حِسَابٍ
Meali: “(Allah’ım! Sen) Geceyi gündüze sokarsın, gündüzü geceye sokarsın. Ölüden diriyi çıkarırsın, diriden ölüyü çıkarırsın. Dilediğine de hesapsız rızık verirsin.” (Âl-i İmran, 3/27)
Bu ayet-i kerime’yi İbn Kesîr (ra) şöyle tefsir eder: “Allah (cc) kâfirden mümin; müminden de kâfiri çıkarmaktadır.” (Muhtasar İbn Kesîr Tefsiri, Tahkîk: Muhammed Ali es-Sabûnî, Beyrut 1981, c.1, s.275 / Safvetü’t-Tefâsîr, Muhammed Ali es-Sâbûnî, c.1, s.359 / Allah’ın Güzel İsimleri Esmâü’l-Hüsnâ, Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ, s.283)
Hattâbî (ra)’e göre el-Mümît: “Canlı varlıkları öldürendir. Allah ölüm ile sağlıklı ve güçlü olanların gücünü yok eder. O, her şeyi yaşatan ve öldüren, her şeye kâdir olandır. Allah, yaşatma sıfatı ile övündüğü gibi, öldürme sıfatı ile de övünür. Bu, hayır ve şerrin, yarar ve zararın yalnız O’ndan geldiğini, mülkünde hiçbir ortağı bulunmadığını, yalnız kendisinin bâki ve ebedî olduğunu, kendisinin dışındaki bütün varlıkların fâni olduğunu bilmemiz içindir. Kalpler, ilimle, marifetle, iyi ve erdemli insanlarla oturmakla aydınlanıp hayat bulduğu gibi, cehalet ve bilgisizlikle, iyi ve erdemli insanlardan uzak durmakla, arzularının peşinden gitmekle, oyun ve eğlencelere dalmakla, dünya metaı elde etmeye çalışmakla ve Allah’tan gafil olmakla da katılaşır ve karanlığa bürünüp hayatiyetini kaybeder.” (El-Esnâ fî Şerhi Esmâi’l-llâhi’l-Husnâ, Kurtubî, c.1, s.383-384 / Şerhu Esmâillâhi’l-Husnâ, Fahreddin er-Râzî, s.290-291)
İmam Gazâlî (ra)’e göre el-Muhyî; “Yoktan bir şeyi icat etmek, yaratmaktır. Eğer vücuda getirilen şey ölüm ise, bu takdirde icat işini yapanın bu fiiline imâte/öldürme de denir. Ölümü de dirimi de yaratan ancak ve yalnız şanı yüce olan Allah’tır. Allah’tan başka ne bir dirilten vardır, ne de öldüren.” (İlâhî Ahlâk Esmâü’l-Husnâ, İmam Gazâlî, s.277)
El-Mümît İsm-i Şerifinin Kur’an İçerisinde İncelenmesi:
a) Hayat ve Ölümün Yaratılması Bir İmtihan Sebebidir:
“O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir ve çok bağışlayandır.” (Mülk, 67/2)
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız