Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Hedef Noktası

Ramazan Kayacık

Çağın Gözüyle İslam'a Değil, İslam'ın Gözüyle Çağa Bakmalıyız

  • 31 Ağustos 2023
  • 377 Görüntülenme
  • 489. Sayı / 2023 Eylül



Müminler her çağda, inancına şirk karıştırmamak, sağlam bir imana sahip olmak, Allah’ın istediği gibi Müslüman olmak, Müslüman kalmak ve Müslüman ölebilme çabasında olmalıdır. Çünkü Yüce Allah kendi gönderdiği ve adını İslam koyduğu dinden başka bir dini asla kabul etmiyor. Gönderdiği dinden razı olmayanlardan Allah da razı değildir: “Kim, İslam'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din, hayat düzeni ve sistem)asla kabul edilmeyecek...” (Al-i İmran, 3/85)

 

 

 

İslam, sadece iman ve ibadetle ilgili hükümleri içermez. İslam, aynı zamanda Müslüman’ın Allah’a, içinde bulunduğu topluma, ailesine, akrabalarına, dostlarına, kısacası bütün insanlığa karşı olan sorumluluklarını ve görevlerini bildiren ilahî emirlerdir. Modern hayatsa genel olarak her birimizi hayatın farklı kompartımanlarına yerleştirerek kalabalıklar içerisinde yalnızlık yaşatarak farklı roller yüklüyor.

 

 

 

 

İslâm, sadece belli bir kavme, belli bir zaman dilimine değil, her çağda insan hayatına dokunmak üzere gönderilmiş, baştan beri tüm insanlığı dönüştürme iddiasında olan bir dindir. Müslüman, Allah’a teslim olan, sahip olduğu tüm imkânları Rabbinin rızası uğrunda kullanan insandır.

Yüce Allah dünya hayatının başlangıcından kıyamet gününe kadar sürecek varlık âleminin amacını kullarına indirdiği kutsal kitapları ve gönderdiği elçileriyle açıklamıştır. “Modern Çağ” olarak isimlendirilen yaşadığımız şu dönemde ve sonraki tüm zamanlarda aynı amaçlar geçerlidir.

Çağımız müminlerinin çoğu maalesef modern cahiliyenin kuşatması altında bir hayat sürmektedir. Yani haktan tamamen vazgeçmeyi göze alamayan ve batıldan da heves almak isteyenler hakla batılın birbirine karıştığı bir hayat sürmeyi istiyor. Yüce Kitabımızda:

“Hakkı batılla karıştırmayın ve bile bile gerçeği gizlemeyin!” (Bakara 2/42) buyrulur.

Hakkın çizgisi nettir. Hangi çağda yaşıyor olursak olalım İslami ölçüleri, İslami değerleri batılla karıştırmaya kalkışmanın bir bahanesi olamaz. İslam hiçbir çağda mensuplarının biraz Müslüman-biraz münafık, biraz mümin-biraz müşrik olmalarına asla göz yummamış bu çağda da göz yummayacaktır. Savrulan, yozlaşan, İslam'ın değerlerini kafasına göre modern ölçülere uydurmaya çalışanların din algısı neslimiz için büyük tehlike arz etmektedir.

Müminler her çağda, inancına şirk karıştırmamak, sağlam bir imana sahip olmak, Allah’ın istediği gibi Müslüman olmak, Müslüman kalmak ve Müslüman ölebilme çabasında olmalıdır. Çünkü Yüce Allah kendi gönderdiği ve adını İslam koyduğu dinden başka bir dini asla kabul etmiyor. Gönderdiği dinden razı olmayanlardan Allah da razı değildir:“Kim, İslam'dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din, hayat düzeni ve sistem)asla kabul edilmeyecek...” (Al-i İmran, 3/85)

Müslüman yaşadığı çağın, içinde bulunduğu zamanın değil, inancının insanı olmalıdır. Hayatın bir imtihan olduğunu bilen müminler mümin kalabilmenin mücadelesini vermekle yükümlü olduklarını bilmeliler. Bir papazın:

“Moderinite her kapımızı çaldığında Hıristiyanlıktan ona bir parça verdik ve bir gün baktık ki geriye hiç bir şey kalmamış” itirafından tüm insanlığın ders çıkarması gerekir.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

489. Sayı Eylül 2023