İnfak ve kardeşlik; ihtiyaç sahiplerini koruyup gözetmek, onlara kol kanat germek, ailemize, akrabamıza, komşumuza, din kardeşimize kısaca tüm insanlığa faydalı olmak için çaba göstermektir. Bedenlere ve ruhlara şifa olan infakla nefsimizi ve malımızı arındırmalıyız. Müslümanlar infakı dayanışmayı hayatın merkezine almalılar.
Yaklaşık 110 yıl önceki Çanakkale savaşı bizim için ne anlam ifade ediyorsa, şimdide Gazze'deki Müslüman-Siyonist savaşı da aynı anlamı ifade ediyor. Çanakkale savaşında Afrika'dan tutun dünyanın değişik coğrafyalarında yaşayan tüm Müslümanlar bu savaşta bizimle aynı cephelerde canlarını feda ettiler, şahadet şerbetlerini bizimle yudumladılar. Yani bizim Gazze'ye borcumuz var. Dünün Çanakkale'si bugünün Gazze'sidir.
Yüce dinimiz İslam; birlik, beraberlik, sevgi, saygı ve dayanışma duygularıyla huzur ve sükûn içerisinde yaşamalarını sağlamak için müminleri kardeş ilan etmiştir.
Yaşadığımız bin yılın felaketi olarak değerlendirilen 6 Şubat depreminde milletimizin sergilediği dayanışma dünya kamuoyunun hayretle ve gıpta ile baktığı eşsiz bir kardeşlik örneği olarak hafızalara kazındı. Ahırındaki tek mal varlığı olan danasını satıp depremzedelere gönderen nineyle, kendi sobasını depremzedelere göndermek suretiyle soğuktan üşümeye razı olan yaşlı teyzeyi böyle davranmaya iten değerin insanımızın genlerine yerleşen kardeşlik şuuru olduğunu söylemeye bile gerek yoktur.
Yine yaşadığımız yüzyılın en büyük katliamının, en büyük soykırımının yaşandığı Gazze'de her gün işlenen cinayetin, bebek katliamının canlı yayının yapıldığı zamanda tüm dünyanın sanki bir aksiyon filmi seyreder gibi davranmaları, katil İsrail karşısında başta Müslüman ülkelerin liderleri olmak üzere tüm dünya liderlerinin suspus olmaları, yenilir yutulur cinsten, sıradanlaştırılabilecek bir olay değildir.
Efendimiz (sav) ilk önce Mekke'de Müslümanlar arasında kardeşlik ortamı bilincini daha sonra yurtlarını yuvalarını ve mallarını bırakıp hicret eden muhacirlere gönüllerini açan, tüm imkânlarını onlarla paylaşarak büyük bir fedakârlık örneği gösteren Medineli Ensar arasında tarihte eşi ve benzeri görülmemiş bir kardeşlik tesis etmiştir.
Bu gün de gerek yöneticilerimiz, gerekse müminler olarak hepimiz Gazze'li kardeşlerimizin çektiği sıkıntılara kayıtsız kalamayız, yeryüzündeki tüm mazlumlara karşı kendimizi sorumlu hissetmeliyiz. Kardeşlik hukukunun gereğini derhal yerine getirmeliyiz. Ebu Talip el-Mekkî (ks) Allah için din kardeşine nasıl yardım edileceğini şöyle belirtir:
"Bir müminin diğer mümin kardeşine yardım etmesi; onu malı, dili, kalbi ve fiilleriyle desteklemesiyle olur. Çünkü Allah için yardım bu dört şeyle gerçekleşir. Şöyle ki: Mümin kardeşine fiili bir müdahale var ve kendisine ihtiyacı olursa; fiilen yardım ederek; kardeşi bir sözlü hakarete maruz kalırsa; diliyle onu savunarak, maddi ihtiyacı olursa; malıyla yardımına koşmalıdır. En azından dar ve zor anlarında kendisine selamet dileyerek, iyi hâlini isteyerek kalben destek vermelidir." (Ebu Talip el-Mekki, Kutu'l-Kulub, II, 221)
İnfak, vahyin temel kavramlarından biridir
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız