Tüm eskiyenlerimizi tek tek ele alarak yeniletmek ve yenilenmek hayli güç ve zor. Ömrümüz kâfi gelmez. Kısa yoldan halletmenin yolu varsa ki vardır, işe oradan başlamak en isabetlisi. Öyle ise iman tazelenince otomatikman her şeyimiz tazelenmiş olur. Yeni bir kan ve yeni bir can gelir hayatımıza. Nikahımız, abdest alışımız, Kabe'deki tavafımız, hizmet koltuğundaki oturuşumuz, zamanı kullanışımız, seyahatimiz, ticaretimiz, evet her şeyimize yeni bir can gelir, yeni bir kan gelir.
Kur'an'ı çok okuyup anlayanlar, kendisi, ülkesi ve insanlık için en hayırlı insanlardır. Müslüman, dalgaların önünde sürüklenmek ve insanlık kervanının arkasında kuyruk olmak için yaratılmamıştır. Cemiyete, âleme ve medeniyetlere yön vermek için dünyaya gelmiştir. İnsanlığa yol gösteren, beşeriyete güç veren odur. Çünkü o, büyük bir davanın adamıdır. Dünyanın gidişat ve harekâtından o mesuldür. Başkalarına özenmek, başkalarının işini takip etmek ona yaraşmaz.
İman eskiyince, eskimeyen bir şeyimiz kalmaz artık. Ahlakımız, edebimiz, terbiyemiz de eskimiş demektir. İnsanlarla beşerî münasebetlerimiz, müminlerle kardeşliğimiz, namazlarımızdaki samimiyetimiz de eskir. Hayata bakışımız, ahirete olan inancımız, Kur'an'a olan tavrımız da eskir. Ailede anne ve baba oluşumuz, dairede amir veya memur oluşumuz, siyasette lider ve tebaa oluşumuz da eskir. Yani topyekûn olarak hayatımız eskimiş olur. Bu eskileri satacak pazar yeri bulamayız. Tıpkı hakkı verilmeyerek kılınan namazın paçavra gibi suratımıza çarpılacağı gibi.
Tüm eskiyenlerimizi tek tek ele alarak yeniletmek ve yenilenmek hayli güç ve zor. Ömrümüz kâfi gelmez. Kısa yoldan halletmenin yolu varsa ki vardır, işe oradan başlamak en isabetlisi.
Öyle ise iman tazelenince otomatikman her şeyimiz tazelenmiş olur. Yeni bir kan ve yeni bir can gelir hayatımıza. Nikahımız, abdest alışımız, Kabe'deki tavafımız, hizmet koltuğundaki oturuşumuz, zamanı kullanışımız, seyahatimiz, ticaretimiz, evet her şeyimize yeni bir can gelir, yeni bir kan gelir.
Hem bu kadar önemli ve bir o kadar da üzerimize vazife olan imanımızı nasıl tazeleyeceğiz? Biliyoruz ki iman etmemizde ilk kararı tevhid okuyarak gerçekleştirdik. Bir şeyi kazanmak ve daha sonra onu muhafaza etmek o kadar kolay değildir. Okuduğumuz kelime-i tevhit birkaç saniyemizi alırken, tevhidin gereğini yapmak için ömrümüzü ortaya koymamız gerekir.
Konuyu daha fazla dağıtmadan, imanımızın tazelenmesi, yenilenmesinde bazı örnekler üzerinde duralım.
Rabbimizin verdiği ömür sermayesini, iman ve cihat inancı ve anlayışı ile tüketmek istiyorsak, sermayemizi israf etmemeliyiz. Medyanın oluşturduğu ortamda, bu ve benzeri konular belki pirim yapmaz! Ama, bir Müslüman olarak da yegâne pirim yapacak sermayemiz iman ve ahlak sermayesidir
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız



















