Hayatımızı kolaylaştırmak üzere gerçekleştirilen teknolojik yenilikler, tarihi süreç içerisinde gündelik hayatımızın ayrılmaz parçası haline geldiler. Teknolojiyi hayatımızdan tamamen çıkarıp atamayacağımız bir gerçek. Bu süreçte bize düşen milli ve manevi değerlerimizi bir kenara bırakmadan teknolojiden faydalanma bilincine ulaşmaktır.
Teknolojiyi dinin güzel saydığı, ahlakın onayladığı ve akl-ı selimin doğru bulduğu şekilde kullanmak mümince bir duruşun gereğidir. Bu alanı amaçsız, verimsiz ve kontrolsüz bırakmak İslam’ın korunmasını emrettiği beş temel değeri ihlal etmek anlamı taşır. Teknolojinin bilinçsiz kullanımı; kişinin sağlığını tehdit ederek canını, gayr-i ahlâkî yönelimlerle iffetini, aşırı ve sapkın ideolojilerle inancını zedeler, düşünme ve idrak kabiliyetini bozar, akli melekelerini zayıflatır.
İnsanoğlu yerküreye intikal ettikten sonra, Allah’ın kendisine verdiği fıtri yeteneklerle ihtiyaç duyduğu eşyaları üretmeye başlamıştır. Belki de bunun ilki, atamızın avret yerlerini kapatacak yaprakları vücutlarına uygun hale getirmeleridir.
O gün başlayan bu üretim serüveni bu gününe kadar gelmiş mutfak gereçleri, uçaklar, otomobiller, akıllı telefonlar, tabletler, bilgisayarlarla, akıllı ev sistemleriyle, heronlarla vs. süregelen bu süreç, akıllı teknolojilerle, bilişim ve uzay teknolojileriyle devam etmekte ve hayatımızın her alanında bir şekilde yer almaktadır.
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız