Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Yaşama(ya) Dair

Kadir Demirlenk

Fıtri Bir Duygu Olarak Mahremiyet

  • 31 Mart 2023
  • 230 Görüntülenme
  • 484. Sayı / 2023 Nİsan



Toplumsal mahremiyet anlamında evler inşa edilirken, şehirler oluşturulurken şehrin kutsalları olan mabetlere ayrı bir yer verilmeli hayatın merkezinde, müştemilatlı bir şekilde herkesin rahat faydalanabileceği bir şekilde konumlandırılmalıdır. İnsanların ortak kullanım alanları olan okul, hastane, çarşı, pazar, park vb. gibi mekânların seçiminde, inşasında, kullanımlarında yukarıda ifade edilen mahremiyet durumları gözetilmelidir.

 

İslam dini ve onun ahlaki ilkeleri, mahremiyet duygusunun fıtrat üzere yapılacak bir eğitimle en ideal seviyeye ulaşabileceğini öngörmektedir. Küçük yaştan itibaren ruhsal ve fiziksel eğitimle şekillenen bu fıtri duygu zamanla kişinin şahsiyetini ve karakterini de şekillendirir hale gelebilmektedir.

 

 

 

Mahremiyet duygusu, dini, ahlaki, kültürel temelleri olan zaman ve mekânla insanın yaşam tarzında tezahür eden fıtri bir olgudur. Bütün insanlarda yaratılıştan var olan bu fıtri yapı kişinin yaşam şartlarına göre gelişmekte ve şekil almaktadır. İnsan bireysel, ailevi, sosyal, kültürel olarak yaşamı boyunca bu duygudan etkilenmiştir.

Genelde ahlak üzerine inşa edilen mahremiyet duygusu, gerçekte helal (güzel) olan çerçevede hareket ederek haram (kötülük) olanlardan sakınma, takvalı olmak olarak da ifade edilebilir. Mahremiyetin böyle ifade edilmesi daha geniş bir tanımlama olabilir.

Dini literatürde mahremiyet duygusu; dinin mahremiyeti, kişinin mahremiyeti, ailenin mahremiyeti, toplumun mahremiyeti olarak sınıflandırabilir.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

484. Sayı Nİsan 2023