Âlim, ümmetin ileri gelen şahsiyeti demektir. Âlim, her hususta İslâm'ın izzetini koruyan, İslâm'ın hâkimiyeti için gayret sarf eden, Allah'ın ahkâmını uygulama hususunda ihmalkâr davranan yöneticileri her zaman hak yola çekmeye çalışan kimse demektir. Âlim; yöneticiler zulüm ve adaletsizliğe sapınca onlardan ayrılan ve onlara karşı İslâmî bir tavır takınan kimsedir.
Yahudileşmek, kitap yüklü eşek olmaktır. Kitap yüklü eşek olmamak için Kur’an’ı hayata taşımak gerekir. Kur’an ı yüklenmek, onu hayata taşımaktır. Onun anlamını önce tasavvura, sonra tavıra, sonra karara, sonra hayata, sonra da etrafa taşımaktır. İlim ve amel ayrılmazlığı bunu gerektirir.
İslâm'da amelsizlik, ilimsizlik kadar tehlikelidir. Amelsizlik, imanı ve ilmi olanların sorunudur. İmanı ve ilmi olmayanın amelsizlik diye bir sorunu yoktur. İmansız ilim, ilimsiz amel medar-ı felah olamaz. İmam-ı Gazali (ra) der ki: “İyi bil ki, amelsiz ilim, insanı kurtaramaz. Bunu sana bir misal ile anlatayım. Bir kimse, dağda bir aslana rastlasa, yanında tüfeği ve kılıcı bulunsa ve bunları kullanmasını iyi bilse ve ne kadar cesur olursa olsun, bu âletleri kullanmadıkça, aslandan kurtulabilir mi? Sen de bilirsin ki, kurtulamaz. İşte bunun gibi, bir kimse ne kadar ilim sâhibi olursa olsun, bildiğine göre hareket etmezse, ilminin faydası olmaz.”
İlim ve amel; dini ayakta tutan ve zafer bulmasını sağlayan iki önemli faktördür. Allah (cc) şöyle buyurmaktadır:
“Andolsun biz peygamberlerimizi açık delillerle gönderdik ve insanların adaleti yerine getirmeleri için beraberlerinde kitabı ve mizanı indirdik. Biz demiri de indirdik ki onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardır. Bu, Allah'ın, dinine ve peygamberlerine gayba inanarak yardım edenleri belirlemesi içindir. Şüphesiz Allah kuvvetlidir, daima üstündür.”(Hadid, 57/25)
Din; şeriat, kitap ve cihad ile ayakta durur. Cihad sahalarında ilmi meclislerin oluşturulması Allah’ın bize bahşettiği en büyük nimetlerdendir. İlim ve cihad ayrılmazlığı hakkında İbn Teymiyye (ra) şöyle demiştir: “Dinin ayakta durması yol gösteren kitap ve onu destekleyen kılıçla olur.” ( es-Siyasetü’ş-şer’iyye fi Islahi’r-Rai ve’r-Raiyye/ İbn Teymiyye, Sh: 24), Beyrut, Dârü’lAfaki’l-Cidde/1983)
Kitap sana yol gösterir, seni doğrultur, sana rehberlik eder, seni idare eder ve seni yönetir! Ancak kitapta kapsayıcı şeriate giden yola nasıl ulaşılır?
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız