Misafir Kalem
Ä°slam dünyası, yaÅŸanan ve yaÅŸanmakta olan buhranlardan kurtulmak için en küçük meselesinden, en büyük meselesine varıncaya kadar fikir ayrılıklarından vazgeçerek, ittifak saÄŸlamalıdır. Bütün bunların neticesinde ümmet olarak Müslümanların dertlerini çözebilecek bir mekanizmaya da sahip olacağız. EÄŸer bir dönem dünyada Müslümanların ÅŸerefi, haysiyeti, onuru korunmuÅŸ ise unutmamak lâzımdır ki, o zaman dünya Müslümanlarının büyük çoÄŸunluÄŸunun birlik ve beraberliÄŸi söz konusu idi.
Yeni adıyla kriz denilen buhran, insanlık tarihinde bugüne kadar devam eden ve gelecekte de devam edecek olan bir durumdur. Buhran; Ä°nsanların iç ve dış dünyalarında meydana gelen ve karşısında acze düÅŸtükleri sorunlardır. Bu durumda insanlarda ve toplumlarda düÅŸünceler donar, ortalık sessizleÅŸir.
Hz. Peygamber (sav)’in vefatından sonra da ümmet arasında sık sık buhran yaÅŸanmıştır. YaÅŸanılan bu buhran, kriz sebebi ile Müslümanlar gün gelmiÅŸ küfür üzerinde olan hâkimiyetlerini kaybetmiÅŸ, gün gelmiÅŸ toprak ve servet varlıklarını bile küfrün eline kaptırmıştır.
Mesela, Peygamberimizin vefatından sonra Ä°slamiyet’ten dönen mürtetlerin hali. Müslümanlar için bu hadise, bu kriz, bir buhrandı.
Üçüncü Halife Hz. Osman (ra)’ın öldürülmesi. Ä°ki kıymetli sahabe olan Hz. Ali ile Muaviye (ra) arasındaki savaÅŸlar, büyük bir kriz, Müslümanlar için büyük bir buhrandı.
Tarih sahnesinde ömrü oldukça uzun geçen haçlı savaÅŸları, ardından MoÄŸol istilası. Bir benzerini tarihin tespitten aciz kalacağı bu korkunç tahribatlar Müslümanlar için büyük bir buhran, bir kriz mahiyeti taşıyordu.
Endülüs felaketi, evet eÅŸine az rastlanan bu felaket muazzam bir krizdi. Ardından Osmanlı Devleti zamanında Ä°slam topraklarının en geniÅŸ alana yayıldığı ve birlik ve kardeÅŸliÄŸin zirve yaptığı dönemler yaÅŸanmıştır. Ancak Osmanlının yıkılışı ile Ä°slam topraklarının parçalara ayrılması ve birlik- beraberliÄŸin bozulması çok büyük bir krizdi.
Yakın tarihimizde ve günümüzde Müslümanların yaÅŸadığı krizler, buhranlar tarihte yaÅŸanılan krizlerden ve buhranlar çok farklı da deÄŸildir.
Günümüzde meydana gelen krizlerin yansıması, dünyanın ve Müslümanların gündemini belirlemeye devam ediyor ve uzun bir süre daha devam edecek gibi. Tarihsel süreçte Ä°slam medeniyeti dünya tarihinde önemli ve belirleyici bir konumda yer almıştır. Ancak Dünyanın modern normlara göre yeniden tanımlanması ve Batının OrtadoÄŸu üzerinde askeri ve ekonomik planları Müslümanlar için yeni krizler ortaya çıkartmıştır.
En yeni süreçte yaÅŸadığımız Filistin'in Ä°srail tarafından sürekli bombalanması ve Filistin topraklarının ve Kudüs’ün iÅŸgal altında tutulması, Bosna Hersek, Kosova, Irak’ta yüz binlerce Müslüman’ın öldürülmesi, Çin’in Türkmenlere zulmü… Daha ne krizlerimiz, ne buhranlarımız var.
Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız
