Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Gelenek

Ali Bektaş

Bir Helal Lokma, Bir Helal Hırka

  • 08 Mayıs 2017
  • 2725 Görüntülenme
  • 413. Sayı / 2017 Mayıs
Yazıyı Dinle
0:00
0:00
Yazarın Diğer Yazıları
Ali Bektaş
Tüm Yazı Arşivi



Tasavvufta ve Hazret-i Mevlâna’nın Eserlerinde Helal Lokma

“Bir helal lokma, bir helal hırka”

Hikmetleşmek anlamındaki tasavvuf, hikmet’in mürşit-mürit, şeyh-derviş, matlub-talip, mâşuk-âşık, sevilen-seven, hoca-talebe arasında karşılıklı etkilerle paylaşılmasını ve geliştirilmesini esas edinir. Buna göre tasavvufun aslında, şeyh ile derviş birbirinden farklı yerlerde bulunmazlar ve sırf şeyhin aktif olduğu bir ilişkinin adı tasavvuf olmaz. Hikmetleşmek, şeyhten dervişe, dervişten şeyhe olduğunda tasavvuf olur.

 

Bugünün tasavvuf okullarının en büyük açmazlarından birisi, bağlılarına ve taraftarlarına, esmâ, ezkâr, evrâd ve yapısal ibadetlerle belirginleşen görsel dervişliği, özsel dervişliği göz ardı ederek sunmalarıdır.

 

Tasavvuf, İslam’ın ibadetlerine yeni bir şey katmamıştır, katmaz. Kur’an’a ve Sünnet’e yeni bir şey eklememiştir, eklemez. Tasavvuf, Kur’an’ın ve Sünnet’in, dolayısıyla İslam’ın anlaşılmasındaki görüşü, Hicret’in 2. yüzyılı başında te’vil ederek asl olana işaret etme gayretinden doğmuş bir tecdîd sayılabilir.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

413. Sayı Mayıs 2017