Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Esma-ül Hüsna

Adem Karataş

El Macid (Celle Celalühü)

  • 28 Şubat 2023
  • 708 Görüntülenme
  • 483. Sayı / 2023 Mart
Yazarın Diğer Yazıları
Adem Karataş
Tüm Yazı Arşivi



 

اَلْماَجِدُ

El-Mâcid; İzzet ve onurda kendisiyle yarışılamayan hayrı, keremi, ihsanı, lütfu ve müsamahası bol olan, fayda, hayır ve menfeatlerin hepsini elinde bulunduran, kullarına yaptığı iyiliği başa kakan, töhmet altında bırakan değil, şân ve şerefi çok yüce olan. “Gerçekten Rabbimizin şânı yücedir.” (Cin, 72/3) Son derece şerefli, şerefte kendisine denk hiçbir varlık olmayandır.

 

Allah-ü Teâlâ’yı bu ismiyle tanımalı; izzet ve şeref isterken, onur ve güç isterken, nimet ve ikram isterken, sadece Allah’tan istemeliyiz, Allah’tan gayrının yanında bunları aramamalıyız. Allah’tan bunları isterken de el-Mâcid ism-i şerifi ile tevessülde bulunmalıyız.

 

EL-MÂCİD: “Şerefli, soylu ve şanlı olmak, şerefte birinci ve üstün gelmek ve genişlik anlamındaki “m-c-d” kökünden türeyen “Mâcid” şan ve şeref sahibi, iyi ahlâklı, nazik ve kerem sahibi ulu kişi demektir.” (Esma-i Hüsna, Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ, s.151)

El-Mâcid; Mecd kelimesinden türemiş olan el-Mâcid ismi el-Mecîd ismiyle aynı anlamdadır. Sadece aralarında kalıp ve sığa farkı vardır.” (Esma-i Hüsnâ, Yard. Doç. Dr. Ramazan SÖNMEZ, s.381)

El-Mâcid; İzzet ve onurda kendisiyle yarışılamayan,

El-Mâcid; Hayrı, keremi, ihsanı, lütfu ve müsamahası bol olan,

El-Mâcid; Fayda, hayır ve menfeatlerin hepsini elinde bulunduran,

El-Mâcid; Kullarına yaptığı iyiliği başa kakan, töhmet altında bırakan değil,

El-Mâcid; Şân ve şerefi çok yüce olan. “Gerçekten Rabbimizin şânı yücedir.” (Cin, 72/3)

El-Mâcid; Son derece şerefli, şerefte kendisine denk hiçbir varlık olmayandır.

“O, mecdi (şerefi) yaratan ve başkalarına da ihsanının bir kemâli olarak bağışlayan Mâcid’dir.” (Esmâ-i Husna Şerhi, Prof. A. Hüseyin Akil, s.666)

Râgıb el-İsfehâni (ra)’e göre Mecd: “Cömertlik ve celâlde bolluk, genişlik anlamındadır.” (El-Müfredât, Râgıb el-İsfehânî, s.463 - Esmâu’l-Husna, Abdulaziz b. Nâsır el-Culeyyil, s.392)

Fahreddin er-Râzî (ra) der ki: “Mecd, bolluk ve genişlik anlamındadır. Zengin ve zenginlik veren anlamına da gelebilir. Mâcid, güç ve kudreti mükemmel olmasının yanında cömertliği, rahmeti, kerem ve ihsanı bol anlamına gelir. Allah zâtında ve bütün sıfatlarında en mükemmel ve eksiksiz, yüce ve üstün olandır.” (Şerhu Esmâillâhi’l-Husnâ, Fahreddin er-Râzî, s.275 - Esma-ül Hüsna, Heyet, s.302 / Esmâü’l-Hüsnâ, İshak DOĞAN, s.159)

İmam Gazâlî (ra) de der ki: “Zâtın yüceliği ve fiillerin güzelliği bir araya geldiğinde mecd ortaya çıkar. Her ikisi de Allah’ta bulunduğu için O, Mâcid’dir. Fakat Mecîd, mübalağa ifade ettiği için Mâcid’den daha geniş anlamlıdır.” (El-Maksadü’l-Esnâ, İmam GAZÂLÎ, s.87 / El-Câmiu li Esmaillâhi’l-Hüsnâ, Heyet, 302 / Esmâü’l-Hüsnâ, İshak DOĞAN, s.159)

“Yüce Allah’ın asî ve günahkâr kullarına hilmiyle muamele etmesi, onların günahlarını örtmesi ve yine isyan ehlinin günahlarını bağışlaması O’nun el-Mâcid oluşundandır.” (Esmâü’l-Hüsnâ, Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ, s.298)

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

483. Sayı Mart 2023