Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Misafir Kalem

Prof. Dr. Adem Esen

İslam Ekonomisi Çalışmaları Üzerine

  • 09 Ekim 2018
  • 1934 Görüntülenme
  • 430. Sayı / 2018 Ekim
Yazarın Diğer Yazıları
Prof. Dr. Adem Esen
Tüm Yazı Arşivi



Geçmiş dönemlerde Müslüman toplulukların yaşadıkları bölgelerde yetişmiş olan düşünce adamlarının dünyaya ve iktisadi hayata bakışlarını da İslam ekonomisi kapsamında değerlendirmek gerekir. Bu sebeple tarihin muhtelif dönemlerinde Müslüman toplulukların (tabii ki fertlerin) iktisadi faaliyetleri İslam ekonomisi çalışmaları için önemli bir kaynaktır.

 

Kapitalizmin merkezi Wall Street’teki olaylar ve bastırılış biçimi, Avrupa’nın içinde bulunduğu zor şartlar, Uzak Doğu’da başta Çin ve Hindistan olmak üzere ortaya çıkan yeni tablo, adil bir sistemin ortaya konulmasını gerektirmektedir.

 

 

İslam iktisadı veya ekonomisi kavramı Arapça’da “el-İktisad’ül-İslami”, İngilizce’de “Islamic economics” kavramlarıyla ifade edilmekte olup, böyle bir kavramın olmayacağını söyleyenler bulunsa da literatürde İslam iktisadı veya ekonomisi adlı çalışmalar yeterli olmamakla beraber farklı dillerde önemli sayıda çalışmalar ve uygulamalar bulunmaktadır.

Kur’an-ı Kerimde ve hadislerde iktisadi hayatı ilgilendiren pek çok konu ve hüküm vardır. Bunların bir kısmı geçmiş ümmetlerin iktisadi hayatlarıyla ilgilidir. Medyenlilerin hilekârlıklarının beyanı gibi… Buradaki hükümler de İslam ekonomisi bakımından önem taşır. Çünkü tali kaynaklar arasında “şer’u men kablena” yani önceki ümmetlere inen hükümler de yer alır. Kuveyt Finans Kurumu gibi bazı müesseseler fetva kurulları kararları ile iktisadi konular üzerinde çalışmalar yapmakta, hatta bunları yayınlamaktadır.

Ekonomi bilimi bir disiplin olarak eğitimde yerini almıştır. Ekonomi disiplininden geçip geçmemelerine göre, İslam ekonomisinde çalışma yapanların konuları ele alış biçimleri, metotları ve analiz usulleri değişmektedir. Aslında bu ikilem konvansiyonel ekonomi alanında çalışanlarda da görülür. İslam ekonomisi çalışmalarında bazen fıkıhçıların büyük ölçüde fıkhi kurallardan hareket ettikleri, bazen ahlak prensiplerinin çokça kullanılır hale geldiği görülmektedir. Aynı durum ekonomi disiplini için de düşünülebilir. Amerika menşeli çalışmalar daha ziyade matematiksel hale gelmiştir. Burada disiplinin tarihi, sosyal, kültürel, psikolojik faktörlerle incelenmesini yeterince ele almamaktadır.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

430. Sayı Ekim 2018