Namaz, insanı nefsin köleliğinden kurtarıp en değerli hazinesi olan zamanı en verimli biçimde kullanmayı öğretir. Zaman hazinesinin farkına varan, en iyi şekilde değerlendiren mümin, kendini sürekli değiştirip dönüştürme çabası içine girer. Zaman insanın en büyük sermayesi, namaz bu sermayeyle yapılacak en kârlı ticarettir; cennete yatırımdır. Akıllı Müslüman zamanını namaza göre düzenleyen; en güzel şekilde değerlendiren insandır.

İnsan her şeye ve herkese zaman ayırabildiği halde, kendisine zamanı verene zaman ayıramıyorsa, kendi kendini bitiriyor demektir. Sevdikleriyle daha fazla zaman geçirmeye çalışan insan kendisini yaratan Allah’a kulluk için zaman ayıramıyor; “Namaz kılmak istiyorum ama vaktim yok” diyebiliyorsa ve bunu söyleyen insan Müslüman ise bu insan nasıl insan, bu Müslüman nasıl bir Müslüman’dır?

Zaman; Baki olan Allah’ın fani olan varlığı yaratıp yaşattığı dönemin/evre’nin/sürenin genel adıdır. Zamanın içinde yaşamaya hayat, hayatta bize ayrılan süreye ömür denir.

Zaman, Allah’ın biz kullarına bir lütfu ve emaneti, hızla akıp giden en büyük değerdir.

Zaman, insanı ezelden alıp ebedilik ufkuna doğru taşır. Müslüman zamanını verimli şekilde kullanarak ruhunun ve bedeninin ihtiyaçlarını en uygun şekilde karşılayan insandır.

Namaz; “Tekbir ile başlayıp selamla sona eren, belli fiilleri ve rükünleri içinde barındıran ibadet eylemi” diye tarif ediliyor. Günde beş vakit namaz kılan Müslüman her gün 40 rekât, her ay 1200 ve her yıl da 14 bin 600 rekât namaz kılıyor demektir.

Bunca telaş ve meşguliyet arasında günde beş defa açılan namaz sofraları bize neye iman ettiğimizin farkındalığını ve Rabbimizle olan kulluk sözleşmemizi tazeliyor.

İsmail Hakkı Bursevi 5 vakit namazı şöyle tanımlıyor; “Sabah Namazı: Sırrın payıdır. Çünkü gecenin karanlığında aydınlığa yakın ve diğer namazlardan daha gizli bir vakitte kılınır.

Öğle Namazı: Ruhun payıdır, güneş yükselmiş, aydınlık artmış her şey görünür olmuştur ve ruh görüneni inceleyebilmiştir.

İkindi Namazı: Kalbin payıdır, günün ortasında kılınan bir namazdır. Kalp de vücudun tam ortasındadır. O iyi olduğunda tüm organlar iyi olur. İkindi namazı iyi olduğunda diğer namazları da etkiler.

Akşam Namazı: Nefsin payıdır, güneş batmakta ve gün bitmektedir. Nefsin terbiye aşamalarından levvame karanlığın hafiflediği aşamadır.

Yatsı Namazı: Tabiatın payıdır. Çünkü artık tabiatın dinlenme zamanı gelmiştir.” der.

İslam’da namaz, oruç, zekât ve hac gibi ibadetlerin hepsi zamanla alâkalıdır. Oruç Ramazan’da, Hac Zilhicce ’de, Zekât zengin olduktan sonra bir yıl geçmesiyle farz olur ve zenginlik devam ettiği sürece tekerrür eder ve namaz tespit edilen vakitler ile farz kılınmıştır. İbadetler içinde namaz ayrı bir yeri olan, zamana yayılmış bir ibadettir.

Namaz, insanı nefsin köleliğinden kurtarıp en değerli hazinesi olan zamanı en verimli biçimde kullanmayı öğretir. Zaman hazinesinin farkına varan, en iyi şekilde değerlendiren mümin, kendini sürekli değiştirip dönüştürme çabası içine girer.