Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Yaşama(ya) Dair

Kadir Demirlenk

Sünnetin Uygulama Alanı Olarak Mescitler

  • 29 Nisan 2023
  • 236 Görüntülenme
  • 485. Sayı / 2023 Mayıs



Son ilahi dinin kitabı olan Kur'an-ı Kerim'in birçok ayeti Kâbe’de ve Mescid-i Nebi'de Hz. Peygambere nazil olmuştur. Nazil olan Kur’an ayetleri Hz. Peygamber tarafından mescitlerde ashabına tebliğ edilmiş ve pratik olarak bu mekânlarda uygulanmıştır. Hz. Peygamberin tebliğ ve tebyin, talim ve tahlil, pratik uygulama ve örnekliği gibi hususlar sünneti meydana getirmiştir. Bu anlamda Sünnet ve Mescit arasında güçlü bir bağ oluşmuştur. Sünnet yaşamın temel esaslarını belirlerken, Mescit bunların en yoğun uygulama alanı olmuştur.

 

Hz. Peygamberin sözlü ve uygulamalı olarak talim ettirdiği zikir ve tesbihat, dua, tövbe ve istiğfar, tefekkür ve tezekkür için de mescit güzel bir uygulama mekânı olmuştur. Bunlarla ilgili birçok rivayeti ashab mescitte duymuş ve mescitte uygulama alanı bulmuştur.

 

 

Mabetler, ibadetlerin pratik olarak ferdi ya da toplu şekilde yerine getirildiği kutsal mekânlardır. Son ilahi din İslam'da da camiler ve mescitlerin en temel fonksiyonu içerisinde “yalnızca bir olan Allah'a kulluk yapmak” olmuştur. Kur’an mescitlerin varlığına ve fonksiyonlarına işaretle; mescitlerin Allah'a ait oldukları ve oralarda dini yalnızca Allah'a has kılarak kulluk edilmesi gerektiğine (Bkz.Cin, 72/18-Araf, 7/29), mescitlerin imarını ancak Allah'a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı tastamam veren, Allah'tan başkasından korkmayanların imar edebileceklerine (Tövbe, 9/17-18), mescitlere zinetlere ( madden ve manen ) bürünerek gidilmesi gerektiğine (Araf, 7/31), mescitlerde Allah'ın adının anılmasına engel olunmaması, onların harap edilmemesine, bunları yapanların zalim olduğunu (Bakara, 2/114), mescitlerin itikâf yerleri olduğunu (Bakara, 2/187) haber vermektedir.

Son ilahi dinin kitabı olan Kur'an-ı Kerim'in birçok ayeti Kâbe’de ve Mescid-i Nebi'de Hz. Peygambere nazil olmuştur. Nazil olan Kur’an ayetleri Hz. Peygamber tarafından mescitlerde ashabına tebliğ edilmiş ve pratik olarak bu mekânlarda uygulanmıştır. Hz. Peygamberin tebliğ ve tebyin, talim ve tahlil, pratik uygulama ve örnekliği gibi hususlar sünneti meydana getirmiştir. Bu anlamda Sünnet ve Mescit arasında güçlü bir bağ oluşmuştur. Sünnet yaşamın temel esaslarını belirlerken, Mescit bunların en yoğun uygulama alanı olmuştur.

Sünnet, vahyin ekseninde ve kontrolünde Nebevi bir öğretidir. Sünnet, Rabbani terbiyenin ete kemiğe bürünerek ahlak haline dönüşmesidir. Sünnet yalnızca bazı ibadet şekilleri ile ifade edilen sığ bir pratik uygulama değildir. Sünnet, teorik ve pratik olarak inanç, ibadet ve ahlakıyla bütün bir hayatın kulluğa dönüşmesidir. Sünnet, insanın bütün hayatını kuşatan hayat nizamıdır.

Hz. Peygamber döneminde mescit hayatın kalbi durumundaydı. Günlük yaşantının büyük bir kısmı orada şekilleniyor ve pratiğe dönüşüyordu. Dini, siyasi, askeri, iktisadi, sosyal, kültürel meşru birçok iş ve işlemin ana mekânı mescit olmuştu. Özellikle ibadetlerin pratik uygulanmasında, insanların eğitiminde, ahlaki birçok yanlışın ıslahında, adap konusunda en güzel örnekliklerin sunulduğu yer mescit olmuştur. Mescitlerin manevi imarı en güzel şekilde sergilenmiştir.

Hz. Peygamber dönemi Mescid-i Nebi'nin en önemli fonksiyonu; cemaatle beş vakit namazın kılınması ve ashab-ı kiramın teorik- pratik olarak burada eğitime tabi tutulması olmuştur.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

485. Sayı Mayıs 2023