, Fahri Altunkaynak
Sayı : 503   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Fıkıh Köşesi

Fahri Altunkaynak

  • 31 Temmuz 2024
  • 165 Görüntülenme
  • 500. Sayı / 2024 AÄŸustos
Yazarın Diğer Yazıları
Fahri Altunkaynak
Tüm Yazı Arşivi



Farz namazların peşinden istiğfarda bulunmak sünnettir. Zira Hz. Peygamber (sav) selâm verip namazdan çıkınca üç kere istiğfarda bulunup "Allâhümme ente's-selâm ve minke's-selâm."(Müslim, "Mesâcid", 135 [591]) derdi. Getirilen istiğfarla namazdaki eksiklikler için Allah'tan bağışlanma dilenmiş olur. Bu itibarla, kılınan namazın akabinde imam ve cemaatin münferiden "estağfirullah" demesi sünnete uygun bir davranıştır.

Müslümanlar sadece taziyede bulunmak ve teselli vermek gibi insani amaçlarla gayrimüslimlerin cenaze törenlerine katılabilirler. Ancak böyle bir merasime katılan kişinin, diğer dinlere ait dua, ibadet ve benzeri dinî ayin ve merasimlerin icrasına katılması ve gayrimüslim ölüler için rahmet dilemesi caiz değildir.

1- Şükür secdesi nasıl yerine getirilir?

Bir nimete kavuşan veya bir sıkıntıdan kurtulan Müslümanın, şükrünü yerine getirmek maksadıyla Allah rızası için yaptığı secdeye ?şükür secdesi' denilir. Rasûl-i Ekrem'in bir şeye sevindiğinde veya sevindirici bir haberle müjdelendiğinde Allah'a şükretmek için secde ettiği rivayet edilmiştir. (Bkz.Ebû Dâvûd, "Cihâd", 172 [2774]; Tirmizî, "Siyer", 25 [1578])

Bu secdelerin abdestli olarak yapılacağı konusunda bir hadis bulunmamaktadır. Bazı fakihler namaza kıyas ederek abdesti gerekli görmüşlerdir.

Şükür secdesi şöyle yapılır: Kıbleye dönerek tekbir alıp secdeye varılır, secdede iken tesbîhâtta bulunduktan sonra Allah'a hamd ve şükredilip yine tekbir alarak ayağa kalkılır. (Bkz.İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, 2/119)

2- Namazlardan sonra tesbîhât nasıl yapılır?

Namazlardan sonra yapılan tesbîhât ve dualar, namaza dâhil olmasa da makbul ibadetler arasında yer alır. Tesbîhât konusunda Müslümanlara özel tavsiyelerde bulunan Hz. Peygamber (sav)'in bizzat kendisi de namazlardan sonra üç kere Allah'a istiğfar eder ve şöyle buyururdu:

اللَّهُمَّ أَنْتَ السَّلاَمُ وَمِنْكَ السَّلاَمُ تَبَارَكْتَ يَا ذَا الجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ.

"Allah'ım, selâm sensin; selâmet de ancak sendendir. Mübareksin. Ey Celal ve İkram sahibi!" (Tirmizî, "Salât", 108 [300]; Nesâî, "Sehiv", 81 [1337]; Bkz.. Müslim, "Mesâcid", 135 [591])

Namazlardan sonra otuz üçer kere "Sübhanallah", "Elhamdülillah", "Allah-u ekber" diyerek Allah'ı anmak da sahih hadislerle tavsiye edilmiştir. Hz. Peygamber (sav) bir hadis-i şerifinde, "Kim, her namazdan sonra otuz üç defa sübhânallah, otuz üç defa elhamdülillâh, otuz üç defa da Allah-ü ekber der, sonra da yüze tamamlamak için;

لَا إِلَهَ إِلَّا اللهُ وَحْدَهُ لَا شَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ.

(Allah'tan başka ilâh yoktur; yalnız Allah vardır. O tektir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na mahsustur. O'nun gücü her şeye yeter.) derse, günahları denizköpüğü kadar çok olsa bile affedilir." (Müslim, "Mesâcid", 146 [597]) buyurmuştur. Bir başka hadiste de namazlardan sonra otuz üç kez bu tesbîhâtı yapanın derecesine kimsenin ulaşamayacağı belirtilmiştir. (Buhârî, "Ezân", 155 [843])

3- Farz namazlardan sonra "estağfirullah" demenin dayanağı nedir?

Farz namazların peşinden istiğfarda bulunmak sünnettir. Zira Hz. Peygamber (sav) selâm verip namazdan çıkınca üç kere istiğfarda bulunup "Allâhümme ente's-selâm ve minke's-selâm."(Müslim, "Mesâcid", 135 [591]) derdi.

Getirilen istiğfarla namazdaki eksiklikler için Allah'tan bağışlanma dilenmiş olur. Bu itibarla, kılınan namazın akabinde imam ve cemaatin münferiden "estağfirullah" demesi sünnete uygun bir davranıştır.

4- İmamdan farklı bir mekânda bulunan kişi, ses bağlantısıyla imama uyabilir mi?

Cemaatle namaz kılınırken imamla cemaatin yerlerinin hakikaten veya hükmen bir olması gerekir. Bu birlik, safların bitişik olmasıyla sağlanır. Eğer namaz aynı bina içinde kılınıyorsa, içerdekilerin mekânları bir sayılır. Bu itibarla, çok katlı binalarda mescit olarak kullanılan bir katta cemaatle namaz kılınırken, bu kat cemaati almadığı takdirde, alt veya üstten bu kata bitişik katlarda duran cemaatin, hoparlör veya müezzinin tebliği ile imamın intikallerinden haberdar olmaları hâlinde, imama uymaları sahihtir. İmamı veya imamı görenleri görmeleri şart değildir. Ses bağlantısının kesilmesi durumunda ise imamın hareketlerinin takip edilememesi sebebiyle imamın intikallerini takip edemeyenlerin namazları bozulur. (Bkz.İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, 1/550-551, 586-587) İmamın bulunduğu mekândan yol, ırmak ve mekân birliğini bozan benzer engellerle ayrılan yerlerde bulunanların imama uymaları caiz olmaz.

5- Gemiyle seyahat edenler namazlarını nasıl kılarlar?

Gemi gibi üzerinde ayakta durulabilen vasıtalarda asıl olan, namazı ayakta ve kıbleye dönerek rükû ve secdelerini de yaparak kılmaktır. Baş dönmesi gibi sebeplerle ayakta kılmak mümkün olmadığında gemide oturarak namaz kılınabilir ve imkân varsa îmâ etmeyip öncelikle rükû ve secdeli olarak kılınır. Namaza başlarken mümkünse kıbleye doğru dönülür, gemi yön değiştirdikçe kişinin kendisinin de kıble tarafına dönmesi gerekir. Binek hayvandan farklı olarak, gemide cemaat yaparak da namaz kılınabilir. (Bkz.Kâsânî, Bedâi?, 1/109-110)

6- Vefat eden kişiye birden fazla cenaze namazı kılınabilir mi?

Cenaze namazı bir defa kılınmakla farz yerine getirilmiş olur. Bu nedenle, tekrar kılınması gerekmez. Ancak cenaze namazında bulunamayan kişiler, daha sonra münferit olarak veya ayrı bir cemaatle tekrar kılabilirler. Nitekim Hz

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

500. Sayı Ağustos 2024