اَلرَّ?ُوفُ , Adem KarataÅŸ
Sayı : 501   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Esma-ül Hüsna

Adem KarataÅŸ

اَلرَّ?ُوفُ

  • 30 AÄŸustos 2024
  • 49 Görüntülenme
  • 501. Sayı / 2024 Eylül



Er-Raûf; Şefkati eşsiz ve benzersiz ve de çok olan, kullarına kolaylık sağlayan, yarattıklarına karşı çok acıyan ve merhamet eden, rahmet ve merhametin en üst seviyesinde olan, merhametinden ötürü kullarının kusurlarını örten, günahlarını bağışlayandır.

ER-RAÛF: "Şefkat ve merhamet göstermek, esirgemek ve acımak anlamındaki "r-e-f" kökünden türeyen ve "râif" kelimesinin mübalağalı şekli olan "raûf"; çok merhametli, çok şefkâtli ve çok acıyan demektir." (El-Esnâ fî Şerhi Esmâi'l-llâhi'l-Husnâ, Kurtubî, c. 1, s.73-75 - Esmaü'l-Hüsna, Doç. Dr. İsmail KARAGÖZ, s.340)

"Er-Raûf isminin aslı, "rahmetin en ileri derecesi" anlamına gelen "ra'fet" sözcüğünden türemiştir. Raûf, bu kökten mübalağa bildiren bir sıfat olduğundan dolayı, merhametin en ileri şekliyle merhamet sahibi ve şefkatli olan anlamına gelir." (El-Esnâ fî Şerhi Esmâi'l-llâhi'l-Husnâ, Gazâlî, s.102 - Allah'ın Güzel İsimleri Esmâü'l-Hüsnâ, Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ, s.371)

Er-Raûf; Şefkati eşsiz ve benzersiz ve de çok olan,

Er-Raûf; Kullarına kolaylık sağlayan,

Er-Raûf; Yarattıklarına karşı çok acıyan ve merhamet eden,

Er-Raûf; Rahmet ve merhametin en üst seviyesinde olan,

Er-Raûf; Merhametinden ötürü kullarının kusurlarını örten, günahlarını bağışlayandır.

Ebû Abdullah el-Halîmî (ra) der ki: "Raûf, kullarına kolaylık sağlayan demektir. Çünkü Yüce Allah kullarına kaldıramayacakları ibadetler ve yükler yüklememiştir. Yaşlılık, hastalık ve zayıflık gibi hallerde onları birçok ibadetlerden muaf tutmuştur. Hatta onlara, yapabilecekleri birçok şeyleri de yüklememiştir. Bununla birlikte Allah-u Teâlâ, güçlülük dönemlerinde emir ve yasaklara uymayı şiddetle emretmekte, zayıflık ve hastalık gibi güçsüzlük dönemlerinde ise emirlerini hafifletmektedir. Yolcu ve hasta olanları sorumlu tutmadığı şeylerden, yolcu ve hasta olmayanları sorumlu tutmuştur. Her iki durum da sahipleri için şefkat ve merhamettir." (Esmaü'l-Hüsna, Heyet, s.180)

El-Hattâbî (ra) er-Raûf hakkında der ki: "Bazen merhamet, fayda nedeniyle hoş olmayan zor şeylerdedir. Bu yüzden şefkat ve merhamet çoğu zaman, zor ve nefsin hoş görmediği şeylerde saklıdır." (El-Esmâ ve's-Sıfat, Beyhakî, s.57)

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Eğer Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız, onlara Allah'ın dini(ni uygulama) konusunda sizi bir ra'fet (acıma) tutmasın." (Nûr, 24/2) "Allah-u Teâlâ burada "rahmet" sözcüğünü değil, acıma anlamına gelen "ra'fet" sözcüğünü kullanmaktadır. Çünkü zina ederek Allah'a isyan eden (bekâr) âsilere yüz değnek vurulması, onlar için bir ra'fet (acıma ve şefkat) değil Allah'ın bir merhametidir. Zira ra'fet sözcüğü insan için, ona hiçbir zararın gelmemesi anlamında kullanılır. Bu yüzden insanın başına dünyada iken uhrevî hayır içeren bir musibet geldiğinde: "Allah bu musibetle ona merhamet etti" denilir. Dünyada iken insana bir zarar vermeden, açık veya gizli, önce veya sonrasında uhrevî hayır içeren bir esenlik ve âfiyet geldiğinde ise: "Allah bununla ona şefkat gösterdi (ra'fet)" denilir."( Esmâ-ül-Hüsnâ, Heyet, s.180)

El-Aklişî (ra) der ki: "Ra'fet (şefkat) ve rahmet arasındaki farkı iyi düşün. Aralarında fark nedeniyle şu ayetlerde birlikte zikredilmiştir: "Şüphesiz Allah, insanlara şefkat edendir, esirgeyendir." (Bakara, 2/143 ) "Şüphesiz Allah, insanlara karşı şefkatlidir, çok merhametlidir." (Hacc, 22/65) Buna göre ra'fet (şefkât), rahmetten daha geniş anlamdadır

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

501. Sayı Eylül 2024